Adını unutulmaz penaltılara kazıyan adam… Bugünlere kadar uzanacak bir hikayenin yaratıcısı, bizzat o vuruşun nasıl ortaya çıktığını anlatıyor…
“Bu gol iki senelik çalışmanın bir ürünü. Turnuva öncesinde takım arkadaşlarım maçlarımızdan herhangi birinin penaltılara gitmesi halinde bir sürprizimin olduğunu biliyordu, tabii yüzde 100 atacağımı da. Peki ya ben? Yüzde 1000 emindim!
Hiçbir kalecinin penaltı karşılarken bir köşeye atlamadan durmayacağını ve penaltıyı kullanmadan hareket etmeyeceğini biliyordum. Kısaca ya sağa ya da sola atlayacaktı. Tek yapmam gerekense abartmadan topun dibine hafifçe girmekti. Topu kaldırmalıydım çünkü yerden vursam ayaklarıyla çıkarma ihtimali vardı.
Benden önce penaltıyı kullanan Uli Hoeness penaltıyı kaçırdı; yani atmam halinde şampiyonduk. Doğal olarak üzerimdeki baskıyı artırdı ama ben etkilenmedim. Son derece sakin bir biçimde topa koştum ve vuruşumu yaptım.
Avrupa Şampiyonası’ndan iki sene önce turnuva için bir sürpriz planladım ve her gün penaltı çalıştım. Bir kere oynadığımız bir hazırlık maçında, bir kez de Çek Ligi’nde denedim. Her ikisi de Euro 1976’nın en iyi kalecisi seçilen Ivo Viktor’a karşıydı. ‘Ivo’ya atmayı başardıysam herkese atarım’ diye düşündüm.
Şimdi bile Çek Cumhuriyeti’nde çocukların ‘Panenka’ denediğini görüyorum. Bu da iyi bir iş çıkardığımı gösterir. Birçok futbolcu da ‘Panenka’ atmaya çalışıyor ama halen mükemmele ulaşan yok.” (FourFourTwo-Ocak 2014)