Galatasaray dersinin
yarısına çalışmış!
Galatasaray ilk hafta maçında Muslera’nın müthiş performansı ve Eren’in santrası yapılmayan son saniye golüyle kazanabilmişti. İlk 90 dakikanın verileri pek de iç açıcı değildi. Dünkü rakip ise Karabük’ten daha güçlü bir ekip olan Akhisar’dı. Forvetinde geçen yıla damgasını vuran ve Galatasaray’ın kapısından dönen Rodallega ile geçen yıl sakatlığı nedeniyle onun gölgesinde kalan Vaz Te vardı. Ki ikisi de Premier Lig tecrübesi olan isimlerdi. Rodallega Ada’da 153 maça (29 gol-20 asist), Vaz Te de 94 maça (8 gol, 5 asist) çıkan, topla buluştuğunda tehlike yaratan golcülerdi. Nitekim daha maçın başında Vaz Te, Selçuk’a rağmen gerisine düşen topa müthiş bir kafa vurarak Galatasaray’ı şoka soktu. Ama Galatasaray çabuk toparlandı.
Tolga’nın bitmek bilmeyen enerjisi, Chedjou’nun yüksek performansı, kanatlarda Yasin ve Bruma’nın bindirmeleri oyunun kontrolünün tamamen Galatasaray’a geçmesini sağladı. Bruma’nın karşı karşıya kaçırdığı pozisyon, Sneijder’in kaleyi uzaktan yoklayan şutları golün habercisi gibiydi. 34. dakikada topa sahip olma oranında Sarı-Kırmızılıların 82’ye 18 oranı da bunu gösteriyordu.
Ve Sneijder’in ortasında Eren’in iki kişi arasından yükselip köşeye bıraktığı kafa topu bu çalışkan takımın ödülü oldu. Eren, Galatasaray hücum hattındaki kimsesiz topların kimi olarak ortaya çıkarak bu sene özlenen santrfor elbisesini taiıyacağını gösterdi. Tabii bunun için takımın da ona alışması gerekiyor. Galatasaray ilk yarıda ceza alanına 21 orta yaptı ancak bunun sadece 5’i adrese gitti. Bu isabet oranı arttığında Eren’in kafa gollerinin sayısı da şüphesiz artacaktır.
İlk yarıda Rodallega’yı topla buluşturmakta zorlanan Akhisar, Soner’le orta sahayı tutmaya çalıştı ve bunda başarılı da oldu. Evsahibi ekip iniyisatifi alıp oyunu Galatasaray yarı alanına yığdı. Tam bu anda Josue’nin kaptığı topla Bruma ile başlayan kontratak ve Yasin’in şık golü Galatasaray’ı rahatlattı. Ancak bu gol Akhisar’ı oyundan düşürmedi. Rodallega 5 ciddi tehlike yarattı, 3’ünde Muslera, birinde kale direği birinde de açısını kaybetmesi Galatasaray’ın şansıydı.
Burada Galatasaray’ın iki yeni isminde parantez açmak gerekir. La Liga’dan dönen Bruma futbolunu çok geliştirmiş. Bir gol bir asistle oynadı ve ciddi katkı sağladı. Josue de 40 yıllık Galatasaraylı gibi oynadı, sırıtmadı, hatta onun oyuna girmesi hücum hattının verimini müthiş arttırdı.
Eren Derdiyok’un rahatsızlanıp oyundan çıkmasında Riekerink’in nasın bir tercih yapacağı merak konusuydu. Podolski’nin yokluğunda Sinan’ın oyuna girmesi bekleniyordu ancak Hollandalı teknik adam ilginç bir tercihle Josue’yi oyuna aldı. Ve Galatasaray son yarım saati santrforsuz oynadı. 4-2-4-0 denebilecek bu sistemin gol üretmesi de Riekerink’in başarısıydı. Hollandalı’nın takımını iyi tanıdığını, B hatta C planları olduğunu bizlere göstermiş oldu. Tabii şunu da eklemek gerekiyor, Riekerink acilen bir savunma modelini de oturtmalı çünkü her maçta Muslera mükemmel olamaz…
BÜLENT TUNCAY- karar