Fenerbahçe Yöneticisi Tolga Deniz Aytöre, erteleme değil can güvenliği istediklerini söyledi. Aytöre, silahlı saldırı olayı aydınlatılıncaya kadar maçlara çıkmayacaklarını açıkladı!
Silahlı saldırı olayı ile sarsılan Fenerbahçe’den çarpıcı karar! Sarı lacivertliler, saldırı olayı aydınlatılıncaya kadar maçlara çıkmama kararı aldı!
Fenerbahçe Yöneticisi Tolga Deniz Aytöre, otobüslerine yapılan silahlı saldırı sonrası aldıkları kararları açıkladı. Aytöre, ertemele değil can güvenliği talep ettiklerini belirterek “Bizim erteleme talebimiz yok. Liglerin bile oynanmasını istemiyoruz. Olay aydınlatılıncaya kadar maçları oynamayacağımızı söylüyorum” dedi.
“Hiç bir şampiyonluk, başarı, bir Ufuk’un (Şoför Ufuk Kıran) hayatından önemli olmadığını, bir Beşiktaşlı, Galatasaraylı ve Trabzonsporlu oyuncunun hayatını kaybetmesini istemediğimiz gibi bizim bu liglerin şu kadar ertelenmesi yönünde talebi yok. Önemli olan can güvenliğinin sağlanması, bu oyunun kendi mecrasında yapılabileceği ortamın sağlanmasıdır” diyen Aytöre, yaşanan olayın elim olduğunu ve asla unutmayacaklarını vurguladı.
Ardından önce “Bu olay aydınlatılıncaya kadar futbol oynama niyetinde değiliz” değiliz diyen Aytöre, konuşmasının sonunda ise çok net bir şekilde maçlara çıkmayacaklarını söyledi: “Bizim erteleme talebimiz yok. Liglerin bile oynanmasını istemiyoruz. Olay aydınlatılıncaya kadar maçları oynamayacağımızı söylüyorum”
Mahmut Uslu, Deniz Tolga Aytöre ve Şekip mosturoğlu’nun açıklamalarının tamamı şu şekilde…
MAHMUT USLU:
“Türkiye ve Fenerbahçe için çok önemli günler yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Bu olaylardan dolayı başta sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, eski Cmhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel, Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Sayın Kılıçdaroğlu başta olmak üzere bakanlarımızı ve bu olaydan dolayı olaya sahip çıktılar”
“Bu sadece Fenerbahçe’ye yapılan bir olay değil. Çok ciddi bir olay. Olayı yaşayanlardan biri de benim. Rahatsız oldum. Olay şöföre yönelik bir atış. Kamu görevlileri taş olarak göstermek istedi. Sayın başkanım ve yönetim kurulu üyelerine bütün taraftarlara teşekkür ediyorum. Hepisi itidalli ve sakin sakin bekliyoruz. Bu konularda en önemli kısımlardan biri burada insanların canına kast etme ve öldürmeye çalışma var. Bazı insanlar hala bu olayı anlamış değil. Öndeki otobüs durduğunda aramızda 50 metre vardı. Yalnız bizim otobüs değil oradaki medya mensupları da can tehlikesi atlattı. Bu planlanmış yanlış bir hadise, Bu sadece Fenerbahçe açısından değil Türkiye açısından önemli. Olayın aydınlatılması lazım”
“Teknik direktörümüz şoförün hemen arkasında oturuyorodu. 20 santim sekse İsmail’i kaybedebilirdik. Şoförümüze elimizden geldiğince sahip çıkacağız. Otobüs beyaz, Fenerbahçe arabası da değil. 110 km saat hızla yokuş aşyağı giderken ateş ediliyor.
Futbolcular da etten kemikten insanlar. Olayı birinci gün anlamadılar ama ikinci gün onlarla çok konuşuldu. Durumları hiç iyi değil. Sow’la ilgili bir takım kaçtı gitti diye yazışmalar varmış ama izin alıp gitti”
“Yönetim kurulu toplantı yaptı. Taraftara bir daha mesaj veriyorum, itidallerini devam ettirsinler, bu konulara sakın sakın girmesinler. Bizim için şampiyonluk ve 4. yıldız önemli değil. Bizim için önemli olan can sağlığı. Biz çok şampiyonluk kaybettik. Nasıl kaybettiğimizi de herkes biliyor. Ama sonra biz tu kaka olduk. İnşallah oyuncuların durumlarını düzeltir ve yeniden yarışmaya gireriz.”
DENİZ TOLGA AYTÖRE:
“Bu eylem açık ve net şekilde ortadadır. 19’u futbolcu olmak üzere 41 kişinin hayatına taammüden kast etmişlerdir. Bu eylem Fenerbahçe’ye yönelik suikasttır. 3 Temmuz’da hürriyetinden yoksun bırakılan Fenerbahçe’nin bu kez de canına kast edilmiştir. Ülkemizin içinde olduğu hassas durumun da farkındayız. Bu farkındalıktan dolayı ezber bozmaya da hazırız.
“Bu eylem bir Fenerbahçe-Trabzonspor çekişmesi ya da Fenerbahçe-Trabzonspor odaklı değildir, ciddi bir terör eylemidir. Fenerbahçe yönetim kurulu olarak bu eylemi bir camiaya bir bölgeye mailetmek gibi bir anlayışımız yoktur.”
“Bizim yönetimsel olarak sorumluluğumuzda olan şey, sadece Fenerbahçe taraftarlarının, futbolcularının can güvenli degildir. Aynı zamanda Trabzonsporlu, Galatasaraylı ve Beşiktaşlı taraftarların ve futbolcuların da can güvenliğinden sorumluyuz. Bu başka mecralara çekilmeye çalışılsa da bu çirkinliğin altına imza atmasın. Amacımız çok açıktır. Sakatlarımızın iyileşmesi için erteleme talep ettiğimiz yönünde düşünceler var. Lütfen bu tür sığ düşünçcelere yer vermeyin.”
“Hiç bir şampiyonluk, başarı, bir Ufuk’un (otobüs şoförü Ufuk Kıran) hayatından önemli olmadığını, bir Beşiktaşlı, Galatasaraylı ve Trabzonsporlu oyuncunun hayatını kaybetmesini istemediğimiz gibi bizim bu liglerin şu kadar ertelenmesi yönünde talebi yok. Önemli olan can güvenliğinin sağlanması, bu oyunun kendi mecrasında yapılabileceği ortamın sağlanmasıdır. Yaşanan olay elimdir. Yaşanan olay bizim açımızdan unutulmayacak bir olaydır. Bu olayda Fenerbahçe Spor Kulübü olayı hemen güvenlik birimlerinin zaafiyeti veya kamu görevlilerin eksiği gibi çok sığ durumlara indirgemeyecek kadar devlet ciddiyetine saygılıdır. Bu olayların sonuçlanmasının Fenerbahçe Spor Kulübü’nün ciddiyetiyle sonuçlandırmasıdır. Bu olay aydınlatılıncaya kadar futbol oynama niyetinde değiliz”
“Bizim üstlendiğimiz bir diğer çakıl taşı olayıdır. Bu olayı da sonuna kadar takip edeceğiz.”
“Bu 3 Temmuz hesaplaşması olarak kendilerine addedenler de var. Biz bunların hepsinin önüne geçmek için elimizden gelen gayreti gösterdik. Biz bunu bir camiaya maletmek istemiyoruz. Bu Türkiye’nin sorunudur. Fenerbahçe üzerinde ciddi bir terör eylemidir. Bir toplumsal zıtlaşmadın, kutuplaşmanın hiç bir yerinde Fenerbahçe olmayacaktır. Hatta Trabzon’u kutuplaşmanın parçası yapmamak için elimizden geleni yaptığımız gibi yapmaya devam edeceğiz. Bu terörize eylemlerin, cana kasteden, Türkiye’de huzur ortamını bozmak isteyen, Türkiye’de seçim öncesi kaos çıkarmak isteyenlere, mevcut fay hatlarını ortadan kaldırmak için elimizden gelinceye kadar çalışacağız.”
“Uzun süre devam eden futbol faşizmini artık bırakmak lazım. Ceza veremediğiniz kulüp başkanına her maçta statlarda küfür edilmesine, şike diye bağırmalarına izin verirseniz, oyuncuların peşine kameralar takarak toplumun önüne atarsanız, teknik direktörle sorun yaşayan oyuncunu ceza kururlarına gönderirseniz, bütün kurullara birleşik Aziz Yıldırım’ı gidip şikayet ederseniz, Fenerbahçe’ye yol verirsiniz. Fenerbahçe’yi hedef gösterirsiniz. Fenerbahçe Spor Kulübü uzun bir süredir ciddi bir yargılama süreci yaşıyor. Bu tür eylemlerin beslendiği bir diğer kaynak da budur.”
“Peşinen söyleyelim ki, burada verilecek her türlü karara saygılıyız. Karar ne olursa olsun talebimiz olayın aydınlatılmasıdır. Bu yargılama sürecinin uzatılması Fenerbahçe’ye ve Türk sporuna zarar verecektir. Karar ne olursa olsun gereğini yapmaya hazırız. Yargının kararına hiçbir itirazımız olamaz. Ama kararın verilmesini istiyoruz.”
“Endüstriyel futbol mantığı ve yaklaşımıyla, taraftarları birbirlerinden statlarından renklerinden k opartıp futbolu taraftarı camiaları yalnızlaştırıp, birbirlerine yabancılaştırma tasarruflarından uzaklaşmamız lazım. Yoksa birbirlerinden, sahalardan, kulüplerden tecrit etmek için yetki ve tasarrufları kullanmamak lazım. Yoksa Metin oktay’ların, Baba Hakkı’ların yerine iddiayı koymaktan vazgeçmemiz lazım. Türkiye’nin futbolunu Türkiye’de oynamamız lazım. Futbolun karşısına makro ekonomik değerleri koyduğunuzda ruhumuzu kaybedip, terör eylemlerine maruz kalabilirsiniz.”
“Bir kez daha söyleyeyim, bizim için liglerin ertelenmesi, müsabakanın ötelenmesi ya da bu tür alınacak geçici tedbirlerin hiçbir anlamı yok. Biz yaşam hakkı ve insanların can güvenliğinden bahsediyoruz. Biz camiaların kutuplaşmalarından bahsediyoruz. Top oynamak bunların yanında çok da önemli değil. Çünkü kan dökülmüştür. Toplantı sonrası kaç hafta erteleme istediniz diye sormayın. Bizim böyle bir talebimiz yok. Liglerin bile oynanmasını istemiyoruz. Olay aydınlatılıncaya kadar oynamayacağımızı açıknet söylüyorum.”
ŞEKİP MOSTUOĞLU:
“Başkanımız şoför arkadaşımızın sağlık durumunu takip ediyor. Bütün teknik heyetimize, futbolcularımıza ve camiamıza geçmiş olsun diyoruz. Bir insan hayatını kaybedebilirdi. Bu sadece Fenerbahçe’ye yönelik bir saldırı değil, tüm insanlara yapılan saldırıdır. Bunu makul ve maruz gören söylemlerden uzak durmalıyız.”
“Başkanımız 3 Temmuz’dan sonra sıcağı sıcağğına bu şike olayı değil, başka bir şeydir dedi. Bu günleri görmüştü. 3 Temmuz’la toplumun sinir uçları maalesef baskı altına alındı. O günden bu güne bu uçlar kaşındı. Bir terör eylemiyle son buldu. Bu sinir uçlarıyla oynayanların bundan vazgeçmeleri gerekiyor. Artık bu çatışma boyutuna gelmiş durumdadır.”
“3 Temmuz’dan bu yana başkanımız, biz hep sağduyu çağrısı yaptık. 3 Temmuz’dan bu yana hep demokratik tepkimizi dile getirdik. Demokratik çizgimizden taviz vermeyeceğiz. Bu olayın çok daha büyük toplumsal olaylara neden olabileceğini görüyoruz. Bu olayı açıklarken, ama ile başlayan söylemlerden uzak durmalıyız. Bu olaya devlet erkanı da sahip çıkıyorsa, olayın fanatizmle anlatılacak bir yönü olmadığı ortada. bu olayı kaşıyanların takipçisiyiz. Sadece biz değil Türkiye Cumhuriyeti devleti ve adli teşkilatı da bunun peşindedir, o yüzden herkes yazdığının bilerek yazsın çizsin. Buraya odun atarak kimse bir fayda elde edemez.”
“Taraftarımız sağduyulu olmalı. 3 Temmuz’dan bu yana süren bir kumpastır. Aynı kumpası kuranların bir bölümü hapiste olmasına rağmen, 3 Temmuz olayına kumpas denilmemesi ayrı bir ayıptır. Diğer kumpasların ortaya çıkmasına sağlayan bizim taraftarımızdır. Bu ülkedeki anarşi ve terörizmi destekleyen söylemlere izin vermeyeceğiz.”
“Burada insan hayatı önemlidir. Oyuncu ve teknik heyeti taşıyan kafileye yapılan saldırada bir can kaybı olsaydı bir infial oluşabilirdi. Biz bunu engellemek kiçin elimizden geleni yapıyoruz: Bu olay bir terör eylemiyse, bu yolla toplumun sinir uçları geriliyorsa herkesin tepki göstermeleri gerekir. Buna izin vermezsek başka boyutlara taşınır ve buna engel olamayız.”
DENİZ TOLGA AYTÖRE:
“Mevcut eylemlerin sebebi tek ve yegane sebebi olmasa bile fay hatlarını kapatmamız lazım. Fenerbahçe’yi hedef gösteren odaklara izin vermemek lazım. Siz Fenerbahçe başkanına 3 Temmuz’dan bu yana ağza alınmadık hakaretler ve küfür edenleri, disipline sevketmezseniz, futbolcuları, kulübü, kulübün değerlerini hedef göstermezseniz, bu ödülün ta kendisidir. Bu yüzden, bizim için çok önemli. Bu dava nasıl biterse bitsin, bitsin. Bu davadan kimsenin beslenmesine izin vermemeliyiz. Bu dava teröre ya da şahsi menfaatler sağlamak isteyenlere hizmet ediyorsa, buna engel olmalıyız. Sonuç ne olursa olsun, biz her karara saygılıyız. Fenerbahçe ayrımcılığının sona ermesi konusundaki açıklamanın özü budur”
ŞEKİP MOSTUROĞLU:
“Terör suçlarına suç duyurusunda bulunmamızın nedeni, son duruşmada Türkiye’nin en büyük gazetesinin köşe yazarı, mahkemeden chatleşiyor. O gazeteyi göreve çağırdık. O arkadaş yazmaya devam ediyor. O arkadaş görevine devam ediyor, sorumlu müdürü devam ediyor. Biz bunun takipçisiyiz. Bir kumpas olgusu var ve bu kumpas olgusunu kuran kamu görevlisiyle chatleşiyor ve kaşımaya devam ediyor. Terör savcılığının sorguladığı bir dosyadan bahsediyoruz. Hala ateşin altına bir ateş de biz atalım diyorlar. Bazı televizyon programlarının illegal yapıya nasıl sahip çıktıları belli. Bu çok basit birn olay değil. Bugün devletin en başındaki kişiler bunun terör eylemi olduğunu söylüyorlarsa, ciddiyet gösterin. Basit bir olay değil. Yarın öbürgün birn holiganı çıkarıp bu ateş etmiştir denilemez. Bu 2. ve 3. ligdeki bir olay değil.”
DENİZ TOLGA AYTÖRE:
“Bir kulüp başkanı açıklama yapıyor. Buna değinmeyecektim ama ciddi bir konu. Ciddi konular ciddi kişilerle konuşulabilir. Ancak bakın bu ülkede daha geçen hafta bir hukukçu öldürülmüş. Siz iyi niyetle ya da kötü niyetle kalkıyorsunuz eylemin olduğu yerde istanbul başsavcısının arsası var diyorsunuz. Hangi niyetle yaparsanız yapın, bu işler basit işler değil. İnsan hayatından bahsediyoruz. Bu kadar alt metni boş, bu kadar izaha muhtaç, bu kadar popülist tavırlarla buralara ulaşmak o kadar kolay ki bu ortamı biz yaratıyoruz. Bu gerginliğin sebebi Aziz Yıldırım, Fenerbahçe diyorsunuz. Ne kadar boş. Bu anlatmalar, tespitlerin hepsi bu tür sonuçlara ulaştırıyor. Hiç bir anlamı olmayan, sırf söylenmiş olduğu için söylenen, bir öner içermeyen konuşmalardan vazgeçmeliyiz. Hepimiz bu ciddiyetle bakmamız lazım. Hala farkındayız, olayla ilgili hala şaka yapıyoruz. Teşbihte bulunuyoruz. Yok ligler ertelenmiş, Fenerbahçe’nin sakatları düzelecekmiş. Herkes kendine gelsin. Gerçekten yeter artık. Fenerbahçe’nin tarihini bilmemekle de sorulan sorular eşdeğer. Sahaf Arif cepheden izin alıp maçlara gelir, sonra şehit olur. Fenerbahçe maçı 10 kişi oynar ve kazanır. Fenerbahçe’yi zan altına alırken dikkatli olun.”
MAHMUT USLU:
“Kulüpler Birliği toplantısına katılmıyoruz ama Federasyonla görüşüyoruz. Devamlı bizi arıyorlar. Onunla yetinmedik, sabah 5’te bildiri yayınladık. Bütün yönetim kurulu üyelerimiz, divan kurulu ile aynı kararı aldık. Bizim herhangi bir kişiye gidip onu savunacak durumumuz yok. Türkiye’nin futbolunun veya sporunun beyazı olmamız gerekirken, bize zenci muamelesi yapılıyor. Bize ayrımcılık yapılıyor. Bu ayrımcılık yapılırken, bir çok insan kullanılıyor. Biz de bu olay aydınlatılıncaya kadar maçlara çıkmayacağımızı söyledik.”
ŞEKİP MOSTUROĞLU:
“Kulüpler Birliği 3 Temmuz’un neresinde? Bir haksızlık varsa Kulüpler Birliği’nin hiç mi tepkisi olmayacak? Kulüpler Birliği’nin bir projesi var. Devrim gibi bir proje. Bu bizim başkanımızın projesi. Kulüpler Birliği’nden hangisi bize bilgi verdi. Avrupa Kulüpler Birliği toplantısı oldu. Fenerbahçe’den kim çağrıldı? Bir anonim şirketten bahsediliyor. Kulüpler Birliği bu hadise olmadan ne yaptı? Kulüpler Birliği tarafsız kalmalı, ama haksızlığa da ses çıkarmalı.”
DENİZ TOLGA AYKÖRE:
“Maçların ertelenmesi talebimiz yok. Bu işin failleri bulunmalı, ondan sonra liglere devam edilmeli”
MAHMUT USLU:
“Bu olay çok ciddi. Böyle sığ düşüncelerle bir yere varamayız. Ben olayı yaşadığım için söylüyorum. Ciddi bir vahamet vardı. Olay yaşanmış, olayı taş atmaya bağlamak istiyorlar. Olaylar biraz daha aydınlansın, devam edeceğiz, burada bitmeyecek. Bizim alacağımız kararların hepsi hukukun içinde olacak”