Konuk yazarımız Ahmet Konanç, Fenerbahçe’ye ve Aykut Kocaman’a dair çarpıcı tespitlerini kendisine has üslubu ile kaleme aldı:
Aykut Kocaman’a halen inanıyorum… Vazgeçmedim…
İnat ediyorum…
Tıpkı onun, milyonlarca insanın, (ki içinde bu işin tozunu toprağını yutmuş, kitabını okumuş insanlar da var) tersine iş yapma inadı gibi…
Sebebim var çünkü…
Hiçbir inat, insanı canından, cananından edecek kadar güçlü değildir…
Can da Fenerbahçe canan da Fenerbahçe ise hele ki…
Aykut hocam, kendisini Fenerbahçe için yıpratmayı göze alacak kadar yürekli, saçlarını Fenerbahçe için beyazlatacak kadar şereflidir…
Ama be hocam, hani şu maç sonu gözyaşlarını, adam gibi adam bir polis kardeşimizin sildiği Fenerbahçeli çocuk var ya…
Bırak onun saçları da çocukken beyazlamasın!!!
Bırak; hayalleri, umutları beyaz kalsın sadece… Değişim öyle kolay ki oysa…
Bu kıt futbol bilgimizle sana işini öğretme hadsizliği değil elbet bu ama…
Mehmet Ekici ve Giuliano’yu beklerken, daha yetenekli olan Alper’i oraya çekip, Topal-Souza’dan birisini eksiltebilirdin.
Alper’in yerine de öne Aatif’i ilk 11’de başlatabilirdin.
İlk hatasında ıslıklanıp stadı negatife sürükleyecek olan Ozan’ı oynatmayabilirdin.
Lens’de ısrar edip, Dirar vasatlığına takımı mahkum etmeyebilirdin…
Neyse ki, Ekici ve Giuliano takımı baştan aşağıya değiştirecek…
Önemli olan, bu katılıma kadar puan cetvelinin nasıl olacağı…
Ve daha önemlisi, yine şapkadan tavşan çıkarıp, tribün enerjisini terse çevirecek ilk 11 kararları ve oyun anlayışı ortaya koymakta inat edip etmeyeceğin…
Etmezsin di mi Aykut hocam?!!
Etmezsin etmezsin…
Etmezsin herhalde artık…
Etme eyleme aman…
Gel etme Aykut hocam…
