Celal abi beni kopyalamak istiyorlar!
Halter sporunu yakından takip eden duayen spor yazarı ve gazetemizin uzman muhabiri Celal Demirbilek, Cep Herkülü Naim Süleymanoğlu’nu anlattı. Naim Süleymanoğlu ve hiç bilinmeyenlerini Celal Demirbilek Karar okurları için kaleme aldı:
Kendisi dünyanın gelmiş geçmiş en önde gelen haltercisiydi. Naim’i henüz 10’lu yaşlarda tanıdım. Bir halter müsabakası için Bulgaristan’ın Sofya şehrine gittiğimde daha dünya onu tanımadan kendisiyle tanıştım. Naim’in antrenörü Ivan Abaciev’le tesiste otururken bana söylediklerini dün gibi hatırlıyorum: ‘Abe journalist (gazeteci) şimdi bir çocuk gelecek, sizden biri olarak Evrupa (Avrupa) ve mondial (dünya) şampiyonu olacak. Adı Naim Süleymanov. Şimdi daha yeni haltere başlattık. Kısa sürede dünya Naim’i tanıyacak.’ Naim ilerleyen yıllarda da dünya halterinde başarılarıyla kendisini çoktan aşmıştı ama gözü hep Türkiye’deydi. Anavatana gelmeyi de kafasına koymuştu. İlk teşebbüsü İsveç’te olacaktı fakat orada gerçekleşemedi. Daha sonra Avustralya’nın Melbourne kentinde Bulgaristan’daki arkadaşlarının da yardımıyla özgürlüğüne kavuştu ve Cumhurbaşkanı Özal Türkiye’ye gelmesini sağladı. Sonrasında da yaşattığı başarılarla bizleri hep gururlandırdı. Birçok kimse bilmez ama annesi Naim Süleymanoğlu’nu evde doğuma yetiştiremediği için mezarlıkta doğurmuş. Bulgaristan’a gittiğimde ise Naim’e doğduğu mezarı ben gösterdim. Ayrıca MHP’den milletvekili adayı olduğunda da miting konuşmasına gittiğinde ona eşlik etmiştim ancak seçilememişti. Dünyada Naim’in Avustralya’da kaçırılmasının ilk haberini de ben duyurmuştum. O zamanlar Hürriyet’te çalışırken, ABD’li haber ajansı Associated Press (AP)’den ‘Bir Bulgar halterci kayboldu’ şeklinde haber geldi. Haberi ve fotoğrafı görünce bu Naim Süleymanov dedim. Sonrasında da haberi yazdım.
JAPON SEVGİLİSİNDEN KIZI OLDU
Naim’le özel bir sohbetimizde bana ‘Celal abi beni kopyalamak istiyorlar’ dedi. En çok da bunun yaşanmasından çekiniyordu. Ayrıca Japon bir sevgilisi olmuş ve Naim Süleymanoğlu’nun ondan çocuğu olmuştu. Sonrasında kadın kızını Japonya’ya kaçırmıştı. Seul Olimpiyatları öncesi köyüne gittik Naim’le birlikte. Yengesi şampiyon haltercimizin Bulgaristan’dan kaçarken bıraktığını ceketini saklamış ve biz oraya vardığımızda Naim’e göstermişti. Çok duygusal anlardı…
Naim’in Bulgaristan’a gidip nüfus kütüğünü çıkardım. Bu aynı zamanda Türklerin Bulgaristan’da o dönem yaşadıkları zorunlu göçün ve arka planda çektikleri acıların en büyük göstergesi oldu. Nüfus kütüğü araştırması yaparken oradaki Türklerin isimlerin nasıl değiştiği de ortaya çıkmıştı.
Naim’in Bulgaristan’daki hocası Ivan Abaciev Türk Milli Takımı antrenörü olarak Türkiye’ye geldiğinde Naim’in başını yakmaya çalıştı. Doping yaptığını iddia etmek için idrar testlerini değiştirdi. Bu olay ortaya çıkınca da Abaciev’i gönderdiler. Yetiştirdiği adam olmasına rağmen Naim’le çok uğraştı. Atina’da yakın dostu ve ezeli rakibi Yunanlı halterci Valerios Leonidis, Naim ve ben üçümüz bir lokantaya gittiğimizde, büyük bir sürpriz yaşadık. Dünya halterinin iki güçlü ismi burada diye anons edilirken, birinci olarak Naim’in adını söylediler. Oradaki bütün konuklar masamıza doluştu. Omuzlara alıp fotoğraf çektirdiler. Kendi sporcularına bile bu kadar ilgi göstermediler. Özetle Naim çok özel bir insandı, mekanı cennet olsun, onu çok özleyeceğiz.
