Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, 14 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan Basın Kartları Yönetmeliği ile ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada şu görüşler yer aldı:
“Gazetecilik doğası gereği halkın haber alma, bilgi edinme ve gerçekleri öğrenme hakkı için hizmet veren bir meslektir. Eleştirisel gazetecilik de bu nedenle iktidarlar tarafından tarih boyunca kontrol altında tutulmaya çalışılmıştır.
Ancak Türkiye’de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği bir ortamda, her gazeteci kendini mahkeme karşısında bulabilmekte ve hüküm giyebilmektedir. Bu açıdan yönetmelikle getirilen yeni düzenlemeler, gazetecilik mesleğine yeni bir darbedir. Basın Kartı Komisyonu oluşumu da demokratik değildir.
1947 yılından günümüze kadar 13 kez Basın Kartı Yönetmeliği çıkarılmıştır. 14.12.2018 tarihinde 14. Basın Kartı Yönetmeliği Resmi Gazete’deyayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik bugüne kadar çıkarılan tüm yönetmeliklerin gerisinde kalmıştır. Yeni yönetmelikle yapılan düzenlemeler, gazetecilik mesleği açısından önemli sakıncalar içermektedir.
Yönetmeliğin ‘Basın Kartı verilecek kişilerde aranan şartlar’ başlığına iki önemli koşul konulmuştur.
Yönetmeliğin 6. Maddesi’yle;
Basın kartı almak için 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 3. maddesinde sayılan terör suçları ve 4. maddesinde sayılan terör amacı ile işlenen suçlardan hüküm giymemiş olmak şartı getirilmiştir.
Aynı madde ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda kamu barışına karşı suçlar kapsamında hüküm giymiş gazetecilerin kart alması mümkün değildir.
‘Suç işlemeye tahrik, suç ve suçluyu övme, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçlarından hüküm giymemiş olmak, milli savunmaya karşı suçlar ile devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarından hüküm giymemiş olmak’ koşulu getirilmiştir.
Bu bağlamda anılan maddelerin yoruma açık olması haber için koşuşturan her gazetecinin kartının iptal edilmesi anlamına gelebilir.
Ayrıca daha önceki yönetmeliklerde olduğu gibi, bu yönetmelikle de gazeteci olmayan hukuk müşavirlerine ve bürokratlara da basın kartı verilmesini doğru bulmuyoruz.
BASIN KARTI KOMİSYONU’NUN OLUŞUMU DEMOKRATİK DEĞİLDİR
Komisyonun oluşumunu düzenleyen 19. Madde önceki Yönetmelik hükümlerinden de geri bir düzenlemedir. Komisyon üye sayısı 15’den dokuza düşürülmüştür. Komisyonun neticede sadece İletişim Başkanlığı tarafından oluşturulmasını doğru bulmuyoruz.
Umuyoruz ki, bu yeni düzenlemede komisyon oluşumunda meslek ilkeleri göz önünde tutularak eşitlikçi bir yaklaşım sergilenir.
YÖNETMELİKLE GETİRİLEN ÖNEMLİ YENİLİKLER
Yönetmelikle dijital ortamlarda basın-yayın faaliyeti yürüten çalışanların medya mensubu tanımı kapsamı içine alınması olumludur. Yönetmelikteki bir başka olumlu yenilik de 6. Maddede cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan hüküm giyenlerin basın kartı almasının engellenmesidir. Bunu da memnuniyetle karşılıyoruz.”