Hürriyet gazetesi spor yazarı Tahir Kum, yayın krizini kaleme aldı:
Yayın krizi çok yakında yargıda
Yayın krizi Türk futbolunun olduğu gibi bizim köşemizin de değişmez bir parçası oldu. Öyle görünüyor ki olmaya da devam edecek.
Sebebi de; bu işin bugünden yarına bitecek gibi durmuyor olması. Gerekçesini şimdi anlatacağım. Peki gelinen son nokta ne, önce onu aktarayım… Malumunuz TFF Başkanı sayın Nihat Özdemir geçen hafta Kulüpler Birliği toplantısının ardından bizim günler öncesinden duyurduğumuz o 3’üncü ihtarnamenin beIN Sport’a gönderildiğini kamuoyuna resmi olarak açıklamıştı. Bu ihtarnamede özetle; “2020-21 sezonu için şu ana kadar ödenmesi gereken meblağdan ‘eksik kalan’ 83 milyon 300 bin doların tarafımıza ivedi olarak ödenmesine, aksi halde sözleşme gereği yasal işlerin başlatılmasına” yazıyor. Salı günü bu yazı gitti ve 14 günlük süre başlatıldı. Bugün 10’uncu gün.
O PARA GELMEYECEK
Kulüpler bekliyor ki bu süre dolmadan yayıncıdan para gelir. Ama öğrendiğimize göre ‘gelmeyecek.’ Bunu ben değil, beIN Media Grubu’nun CEO’su Yousef Al-Obaidly diyor!
Şöyle ki; aldığımız bilgiye göre, bu ihtarnamenin çekilmesinin hemen ardından Katar’lı CEO, TFF Başkanvekili’ni telefonla arayarak; “Bizden böyle bir ödeme beklemeyin. Gelmeyecek. Yasal yollara başvurursanız, biz de başvururuz, bunu bilesiniz” diye noktayı koymuş. Son koydukları nokta da; bizimkilerin yıllık 3 milyarlık taleplerine karşılık 2 milyar 350 milyon TL.
Geçtim sözleşmeye göre TEFE-TÜFE artışını; beIN’in teklifi 2019-20 sezonunun da altında. Dahası 18 takıma değil, artık 21 takıma bölünecek. Döviz artışı da cabası. Her neyse… Ama asıl ilginç olan ortada 2016 yılında imzalanmış kapı gibi (!) bir sözleşme olmasına karşılık beIN Sport cephesinin rahatlığı ve tehditkârvari tutumu. Gerçekten ilginç. Demek ki bu konuda ellerinde sağlam bir argümanları var. Durum onu gösteriyor.
İNDİRİM GARANTİSİ VERİLDİ Mİ?
İddiaya göre, bizim de daha önce bu köşeden gündeme getirdiğimiz 2 Ağustos 2019’da imzalanan ‘ek sözleşme ile’ kalan 2 yılın fiyatlarının da revize edildiği yani indirim garantisi verildiği. Yani o yeni protokolün altına, geriye kalan 2 sezonla ilgili ‘günün ekonomik koşullarına göre fiyatın yeniden müzakede edileceği konusunda tarafların mutabık kalarak ek bir madde ilave etmeleri.’ BeIN cephesinin bu tavrı bu iddiayı doğrular cinsten. Sanırım bunu da ancak olay yargıya intikal ederse görüp öğreneceğiz.