Arda Turan’a 2 maç ceza
Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, Arda Turan’a Fenerbahçe derbisindeki hakareti sebebiyle 2 maç men cezası verdi. Bu kararla tecrübeli futbolcu bu akşam oynanacak Ziraat Türkiye Kupası çeyrek finalin maçı olan Alanyaspor ve Pazar günü ligde oynanacak Kasımpaşa mücadelesinde forma giyemeyecek.
Marmara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi olan spor hukukçusu Dr. Dr. Ümit Orhan, Arda Turan’a verilen cezayı Futbolmedya için değerlendirdi:
Galatasaray’ın deplasmanda kazandığı Fenerbahçe derbisinin ardından Arda Turan’ın soyunma odasında küfürlü tezahürat yapması gündem olmuştu. Daha sonra Arda’nın, Süper Lig müsabakasındaki “hakareti” nedeniyle Futbol Disiplin Talimatı’nın (FDT) 41. maddesi uyarınca 09.02.2021 tarihinden itibaren tedbirli olarak PFDK’ya sevkine karar verilmiş, PFDK da Arda’nın 2 (iki) resmi müsabakadan men ve 13.000 TL para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir. Kararın gerekçesini göremediğimiz gibi hangi maddeye dayanılarak bu cezanın verildiği TFF’nin kararından anlaşılamamaktadır.
Söz konusu olayın Ceza Hukuku boyutu da var. Gıyapta hakaret suçu oluşmuş mudur, hakaret suçunun unsurlarından ihtilat var mıdır, suçun mağduru belirlenebilir bir kişi midir, 6222 sayılı Kanun bu olayda uygulanabilir mi gibi sorular akla gelecektir. Ancak biz olayı spor disiplini açısından kısaca değerlendirmeye çalışalım. Ceza Hukuku ile Disiplin Hukukunun dinamikleri farklıdır. Bu kurumlardan beklenen fayda ve amaç farklı olduğundan, fiil ceza hukuku anlamında suç değilken, disiplin hukukuna göre yaptırım uygulanması gerekebilir. İşin özeti, bu fiilin hakaret suçunu oluşturmaması disiplin cezası verilemeyeceği anlamına gelmeyecektir.
Arda, FDT’nin 41’nci maddesiyle PFDK’ya sevk edilmiş. Maddeye göre, “TFF veya mensuplarına, müsabaka görevlilerine, futbolculara, yöneticilere veya diğer ilgili kulüp ve kişilere, hakaret eden, söven, tehdit eden veya herhangi bir şekilde kişilik haklarına saldırıda bulunan; (a) Futbolculara 2 ila 5; fiillerin müsabaka görevlilerine yönelik olması halinde ise 3 ila 7 müsabakadan men cezası… verilir”. Olayda bir küfür var mı yok mu ya da görüntünün yayıncı kuruluştan gelmiyor olması gereksiz bir tartışma olacaktır. Ancak sözlerin kimi hedef aldığı da belli değildir. Burada söylemin doğrudan rakip kulübe, yöneticiye, federasyona hakeme mi edildiği yoksa müsabakanın stresiyle öylesine mi söylendiği belli değildir. Böyle bakıldığında Arda’nın PFDK’ya sevk edilmesi yerinde bir karardır ve verdiği savunma da önemlidir(savunma verdi mi, verdiyse nasıl bir savunmaydı bilmiyoruz). Bu noktada, m.41 “kişilik haklarına saldırı, hakaret, tehdit ve tükürme” değil de m.36 “sportmenliğe aykırı hareket” de düşünülebilir.
Bence burada tartışmaya değer diğer bir konu, Arda’yla ilgili görüntünün alınma şekli. Anladığım kadarıyla Arda’nın böyle bir çekimden haberi yok. Bu arada şunu da kabul edelim, her ne kadar tasvip edilmeyecek bir tablo olsa da soyunma odalarında bunların beteri oluyor. Arda’nın şanssızlığı bir şekilde arkadaşının mobil aygıtının kamerasına takılmış olması. Bu da söz konusu fiili temize çıkarmaz. Kanaatimce bu fiile hiçbir yaptırım uygulanmaması nasıl vicdanları yaralayacaksa ve “benim haberim yokmuş gibi çek” tarzına kapı aralayacaksa, burada doğrudan telefona bakıp bir kulübe, yöneticiye vb. kişilere hakaret etmiş gibi ceza vermek de hakkaniyete aykırı olacaktır.
Şunu da es geçmeyelim, FDT’nin hakaretle ilgili 41’inci maddesinin 3’üncü fıkrasına göre de “bu maddede yer alan müsabakadan men, soyunma odasına ve yedek kulübesine giriş yasağı ve hak mahrumiyeti cezaları para cezasına çevrilemez” hükmü gereği 41’nci maddeden alınan ceza para cezasına çevrilemeyecektir ama aynı hüküm 36’ncı madde için söz konusu değildir. Sportmenliğe aykırı hareket fiilinde, Disiplin Kurulu gerekli gördüğü takdirde ihlal nedeniyle para cezasına hükmedebilir. PFDK delilleri ve savunmayı değerlendirip kararını vermiş. Anladığımız kadarıyla 41’inci madde uygulanmış. Bu karara karşı Tahkim Kurulu’na itirazhakkı da mevcut.
Olayla ilgili farklı bir boyuta da değinmek isterim. Futbolcuların maçlardan sonra soyunma odalarından görüntü paylaşmaları, canlı yayın yapmaları artık değişik bir hal almaya başladı. Hatırlarsanız yıllar önce Arjantin Milli Takımında soyunma odasında poz veren Lavezzi, yanlışlıkla takım arkadaşı Pablo Zabaleta’yı anadan üryan şekilde ifşa etmişti. Soyunma odaları mahrem alanlardır. Çoğu sporcu sosyal medyada takipçi arttırmak uğruna bu mahremiyeti bizzat kendileri ihlal ediyorlar. Kulüpler bu konuda iç disiplinleri üzerine düşünmelidirler çünkü önlem almadıkları takdirde kendi kalelerine gol atmış oluyorlar…