Recep Güngör, Fenerbahçe- Athletic Bilbao (0-2) maçını Futbolmedya için yorumladı:
Bu gemi limana ulaşamaz
Maçtan çıkıp eve gelirken iki tane Fenerbahçeli gençle sohbet etme imkanı buldum. Metrobüs kalabalığında hemen dip dibe yolculuk yaptık. Ellerinde telefonları ikisi de X’te maçla ilgili yazılanları okuyorlardı. Arada sırada kafalarını kaldırıp gözleriyle birbirlerini teselli ediyorlardı. Yaşları biri 16 diğeri, 17 olan iki çocuk. Bunu onların üzüntülerine dayanamayıp muhabbetlerine girince öğrendim. 16 yaşında olan, Fenerbahçe’nin en son şampiyon olduğunda daha 6 yaşındaydı ve o günü hafızasında yoktu.
Onların psikolojisini anlamaya çalıştım. Bütün gün maçın oynanacağı saati beklemişler. Yaşları itibariyle öğrenci olduklarını ve daha para kazanmadıklarını düşünürsek belki de harçlıklarını biriktirip bu maça geldiler. Atletic Bilbao’nun zor bir takım olduğunu çok iyi biliyorlardı ama daha 5. dakikada Samet’in hiç baskı olmayan bir pozisyonda yaptığı bir hata ile geriye düşeceklerini bilmiyorlardı. O dakikadan itibaren tribünlereki bütün coşku gitti yerini protestolar aldı. Samet Akaydın’ın topu ayağına aldığında ıslıklar ve uğultular çok rahatsız ediciydi.
Bir oyuncunun sahada bu şekilde protesto edilmesine son derece karşıyımdır ama Samet’in protesto edilmesini ise son derece haklı buldum. Bir futbolcu hele ki büyük bir takımda oynayan bir futbolcu bu derece de hata yapma lüküne sahip değildir. Geçen yıl İsmail Kartal’lı Fenerbahçe’de tek yenilginin sebebi Samet’in yaptığı aynı tarz hatalardır. Panathinaikos’ta Terim’i zor duruma düşüren benzer hatalar yaptı. Milli takımda yine benzer bir geri pasta hem de Avrupa Şampiyonasında kendi kalesine gol attı. Yani anlaşılacağı üzere Samet bu hataları çok yapıyor ve yıllardır da bu konuda bir adım öteye gidemedi. Büyük bir takımda bu kadar hatanın yeri olmadığını anlaması ise Fenerbahçe’ye çok pahalıya mal oluyor.
İşte iki gencin mutsuzluğunun en büyük sebeplerinden biriydi bu. Daha hiç bir heyecan ve coşku yaşamadan zor bir rakibe karşı 1-0 yenik başlamıştı takımları. Daha sonraki dakikalar da umut vermeyince zaten boynu bükük eve dönmek kaçınılmaz oldu.
Maçta ilk dakikalarda geri düşen sarı lacivertliler daha sonraki oynanan 85 dakikada hiç tehlikeli bir atak geliştiremedi. Geriden Amrabat ile çıkmaya çalışan takımda pas bağlantıları bir türlü kurulamadı. Sağda Tadiç hiç varlık gösteremezken solda Maksimin’in topla şovlarını izledik! Ne yazık ki o şovların, sirk gösterisinden bir farkı yok. Sadece çalım atarak nasıl takıma faydasız olunur konusunda ders veriyor Saint Maksimin.
Sonuç olarak Atletic Bilbao maçı Fenerbahçelilere kabus gibi bir gece yaşattı. Beşiktaş maçının üzüntüsünü üzerinden atamayan taraftarlara, bir de UEFA Avrupa maçında keder yüklendi. Ligde rakibi Galatasaray’ın 6 puan gerisinde kalan Kanarya için taraftar daha ne kadar sabreder belli değil ama bir an önce Jose Mourinho’nun takım üzerinde radikal kararlar alması gerekiyor. Yoksa sahadaki görüntü hiç iç açıcı değil. Bu gidişle de bu gemi limana ulaşamadan batar…
