Üzüntü… Kocaman bir üzüntü
AYKUT Kocaman, Fenerbahçe’de 1’i sportif direktörlükte olmak üzere 4 koca yıl geçirdi. İlk teknik direktörlük sezonunda şampiyonluğa ulaştı ve ne olduysa ondan sonra oldu.
Şike operasyonu bir balyoz gibi kulübün üstüne indi. Çoğunluğun “Bir daha toparlanamazlar” dediği dönemde Fenerbahçeliler ayakta kaldı. Bu duruşta, herkesin adını öne çıkardığı adam kuşkusuz Aykut Kocaman’dı…
Onun, o dönemdeki varlığının kulübün direncini sağlayan başlı başına bir faktör olduğunu, söylemeyen yok. Fenerbahçeliler için o hep “Kocaman bir gurur…”
Kocaman, 3 sezondur Fenerbahçe’den ayrı. 2 yıldır Konya’da, İstanbul’dan mesafe olarak uzakta ama ismi hep Fenerbahçe ve Milli Takım gündeminde. Aykut hoca ile oturduk, hepsini konuştuk…
BUNA HİÇ GEREK YOKTU Kİ…
Aziz Yıldırım’la 4 yıl beraber çalıştınız.. Geçtiğimiz sezon sonu, “Ben burada olduğum sürece Aykut Fenerbahçe’ye gelemez” dedi. Yıllarca yakın çalıştığınız birinden bunu duyduğunuzda ne hissettiniz? Özellikle vefa duygusu açısından…
– Üzüntü… Üzüldüm… İnsan üzülüyor tabii… Üzüntü çok kapsamlı bir hissiyattır. İçinde bir çok duygu barındırır. Tüm bunları tek bir sözcüğe sığdırabiliyoruz bazen.
Aziz Yıldırım’un bunu söylemesini gerektirecek bir şey geçti mi aranızda? Ayrılırken tartışma veya başka bir şey…
– Oralara hiç girmeyeceğim. Hiç gerek yok ama bunu duyduğum zaman üzüldüm.
KEŞKELERLE YAŞAMAMAK LAZIM
Aynı Aziz Yıldırım, Pereira ayrıldığında ise “Aykut Kocaman’ın gelmesini önerdi arkadaşlar. Ben de kabul ettim bize geri gelmesini” dedi. Bunu duyunca ne hissettiniz peki?
– Aslında ilki duygusal anlamda daha vurucuydu. Yani ilk söylediği sözler ve bendeki üzüntü daha ağır basan bir şey. ‘Gelemez’ cümlesinin bana yaşattığı üzüntü çok başkaydı. Bunun olmaması lazım. Yani hepimiz için geçerli bu. Özellikle topluma mesaj veren insanların belki bir kere daha düşünerek konuşmalarında fayda var. Ben kendi adıma bunu yapmaya çalışıyorum.
Fenerbahçe’deki döneminizden pişmanlığınız var mı? Keşke öyle değil, böyle yapsaydım, dediğiniz…
– Keşkelerle ve pişmanlıklarla yaşamamak gerekiyor ama onları sorgulamamız lazım. Şu vardı, şundan dolayı diyemem ama genel olarak onlarca şey söylenebilir. Fenerbahçe’nin teknik direktörü bir sene içinde, bir maç içinde onlarca yüzlerce karar veriyor… Bunları hepsinin doğru olacağı düşünülebilir mi? Hiçbir şeyden pişmanlık duymuyorum diye bir şey olamaz. Vardır ve olacaktır.
BEŞİKTAŞ’TA DÜŞÜŞ OLACAK
Ligin devamı nasıl geçer? F.Bahçe iyi başlamadı ama çıkış yakaladı…
– İki sert davranış oldu. Birincisi Galatasaray bir çıkış yaptı sonra puan kaybı yaşadı. Fenerbahçe de başlangıçta büyük puan kayıpları gördü. Ardından rüzgarı arkasına aldı.
Sebebi ne?
– İnsan halleri… Bunlar herkeste her zaman olabilir. Hele hele bizde duygular biraz daha önde olduğu için hep olur.
Favoriniz?
– Yok. Çok değişken… Çünkü Beşiktaş’ın puan ortalamasının düşeceği bir dönem olacaktır. Bu dönemdeki rakip performansları yarışta belirleyici olur.
AYKUT KOCAMAN 5 AY ÖNCEKİ GÖRÜŞMELERDE YAŞANANLARI ANLATTI: FENERBAHÇE’YE GERİ DÖNMEYİ İSTEDİM
“Fenerbahçe ile bir temas oldu. Ancak ligin başlamasına bir hafta kala, istediğim her şeyi yapmış bir kulübü bırakmak doğru olmazdı. Ayrıca sadece Konyalılar değil, sağduyulu Fenerbahçeliler de bu davranışı doğru bulmazdı.”
Sezon başında Fenerbahçe’ye gelmeniz konusunda sizinle görüşme yapıldı değil mi?..
– Evet bir temas oldu, gelemeyeceğimi söyledim. Çünkü 1 hafta vardı ligin başlamasına… Ancak şunu söylemem gerekiyor, Fenerbahçe’ye dönmeyi istemediğimi söylemiyorum. İstedim ben bunu. Ancak devamında bunun doğru bir davranış olmayacağına karar verdim.
Lige 1 hafta kalmış, takım Avrupa Ligi’ne gidecek, benim isteklerim doğrultusunda transferler yapılmış. A’dan Z’ye söylediklerimi yapmış bir kulübü bırakmak doğru davranış değildi. Ayrıca sadece Konyalılar değil, bütün sağduyu sahibi Fenerbahçeliler de bu davranışı uygun bulmazdı.
RIDVAN’A YAKIŞIR
“Bence Rıdvan futbolumuzun önemli isimlerinden birisi… Futbol Federasyonu Başkanlığı’na adaylığı ve başkanlığı ona yakışır. Hangi unvanı alırsa alsın yakışıcağını düşünüyorum.”
ALEX POLEMİĞİ BİTMEZ
“Alex’in editörüyle görüşmedim. Kendisiyle karşı karşıya gelsek ne olur? Hiçbir şey olmaz. Herkese kapım açık.”
Aykut Kocaman-Alex de Souza polemiği bitmek bilmiyor. Konuşup bitirelim mi?
– Ne dersek diyelim bitmez, noktalanmaz.
Alex ‘Editörümle sadece 3 kişi konuşmadı. Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman ve Aurelio’ dedi. Neden görüşmediniz siz?
– Özel bir sebebi yok. Görüşmek istemedim sadece. Bu kadar basit yani.
Alex kendisi gelip görüşmek istese kabul eder miydiniz?
– Şimdi ben bunlara cevap verdiğimde karşıdan da cevap gelecek, bu devam edip gidecek. Ben böyle yaşamıyorum. Karşı karşıya gelirsek ne olur? Hiçbir şey olmaz yani. Herkese kapım açık. Tamamen reddedici değilim hayatımda. Ayrıca görüşlerimi çok merak ettiğini düşünmüyorum.
KONYA YİNE ÇIKIŞA GEÇER
“Avrupa Ligi’nde pek çok takımın tahrip edildiğini gördüm. Bizde de bir tahribata yol açacağını biliyordum. Bizim ligin ilk periyodunda ise maç başına 1.5 puan olarak düşündüm . İlk yarıda 25-26 puan ve üstü tatmin edici olacaktır. Artık lige dönmüş durumdayız. Enerjimizi toplayıp, ikinci yarıda 30’lu puanlar toplayacak bir takım moduna geleceğiz.”
AYKUT HOCA, SON DÖNEMİN TARTIŞILAN KONUSUNA AÇIKLIK GETİRDİ…
MİLLİ TAKIM’LA İSMİMİN ANILMASI KADAR DOĞAL NE OLABİLİR!
“16-17 yıldır teknik direktörlük yapıyorum. Mütevazı olmak ayrı bir şey. Ben bu konularda çok gerçekçiyim. Eğer bir problem varsa, orada bir boşluk olacaksa ismimin geçmesi çok normal.”
Milli Takım’da yaşananlar her zaman gündemde. Buraya aday gösterilen bir teknik adam olarak size bu son huzursuzluğu sormak istiyorum. Fatih Terim ile Arda tatsızlığı… Buradaki çatışma neydi sizce?
– Burada biraz geri çekileceğim, çünkü ayrıntıları bilmiyorum. Ayrıntıları bilsem ne olduğu hakkında konuşabilirdim, gayret ederdim buna ama bu bilgilere hakim değilim. O yüzden söyleyeceklerim amacından taşabilir. Kaş yaparken göz çıkarmak istemiyorum.
Fatih Terim bu süreci iyi yönetebildi mi sizce ?
– Bu ağır bir soru, yorum yapmak istemiyorum.
HER SEVİYEDE ÇALIŞTIM
Peki… Milli Takım için Aykut Kocaman’ın ismi geçiyor. Bu konuda somut bir şey geldi mi size?
– Bana gelmiş net bir şey yok. Yani ben de o tarafında değilim olayın. İşimde gücümdeyim. Başka şeylerle bağım yok. Sorunun birinci tarafına gelirsek, eğer problem varsa, orada bir boşluk olacaksa benim adımın anılması kadar doğal bir şey yok yani. Bu konularda son derece gerçekçiyim. Mütevazılık ayrı bir şey. Ben tamamen objektif olmaya çalışarak, olayları yan yana getirerek konuşuyorum. 16-17 yıldır teknik direktörlük yapıyorum. Her seviyede bulundum. Bundan daha doğal ne olabilir?
İLGİM YOK, OLMAZ DA…
Bir söylentiye göre, sizinle ilgili bu durum Fatih Terim’i rahatsız ediyormuş. Duydunuz mu?
– Tekrar söylüyorum, hiçbir isim vermeden söylüyorum, şu anda da çok net bir şekilde söylüyorum… Konya’da o antrenman sahasının yanındaki yerde konaklıyorum. Başka hiçbir şeyle ilgim yok, olmadı da bugüne kadar…
Milli Takım’dan devam edelim… Takımın başında siz olsaydınız, o huzursuzluklar olur muydu?
– Başka birini veya Aykut Kocaman’ı bir kenara bırakalım… Türkiye krizler ülkesi zaten. Yani biz futbol dünyası olarak sorunları çözmeye değil, sorunlarla yaşamaya, sorunları büyütmeye eğilimliyiz. Sorunları bir kenara atarak üstesinden geldiğimizi sanıyoruz ama sonra birikip yeniden karşımıza çıkıyorlar. Bu şekilde çözülme şansı yok. Sorunlar bazılarıyla biraz daha azalır, bazılarıyla biraz daha çoğalır. Futbol gibi tanınırlığın, şöhretin, cazibenin bu düzeyde olduğu bir alanda krizlerin çıkması normal. Ama bizim hatamız, krizleri çözmeden kapının ardına atmak. (cömert arslan- hürriyet)