Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın Şike davasındaki avukatlarından Faik Işık, Trabzonspor’un ‘Futbolda Şike Kumpası’ davası kapsamında polis tarafından aranan Emniyet Müdürlüğü’nün eski avukatları Halil İbrahim Koca ve Ali Çelik’e yaptığı ödemelerin belgelerini yayınladı. Trabzonspor tarafından mahkemeye gönderilen belgelerde Levent Bıçakcı ve Mehmet Helvacı’ya da ödeme yapıldığı bildirildi. Trabzonspor eski başkanı Sadri Şener ise belgelerde yeni bir şey olmadığını, mahkemeye verdikleri ifadelerde de bu bilgilerin yer aldığını söyledi.
Şike davasında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın avukatlığını yapan Faik Işık, Twitter adresinden bir dizi belge yayınladı.
Trabzonspor Kulübü’nün, ‘Futbolda Şike Kumpası’ davasına bakan mahkemeye gönderdiği belgelere göre bordo mavililer, 3 Temmuz sürecinde Emniyet Müdürlüğü’nün avukatlığını yapan ve halen bu dava kapsamında polis tarafından aranan avukat Halil İbrahim Koca’ya 900 bin TL; yine aynı dönemde Emniyet’in avukatları arasında yer alan ve şu anda aranan Ali Çelik’e de 250 bin TL ödeme yaptı.
LEVENT BIÇAKCI’YA 1 MİLYON TL
Trabzonspor tarafında mahkemeye gönderilen belgelerde ayrıca, aynı dönemde UEFA Tahkim Kurulu Üyeliği yapan Levent Bıçakcı’ya bordo mavili kulüp tarafından 1 milyon TL’ye yakın para ‘hukuki danışmanlık’ adı altında ödenmiş.
MEHMET HELVACI’YA 386 BİN TL
Avukat Faik Işık tarafından yayınlanan mahkeme belgesinde dikkat çeken bir diğer isim ise, 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe camiasının büyük tepkisini çeken Türkiye Futbol Federasyonu Hukuk Kurulu Başkanı İlhan Helvacı’nın kardeşi Galatasaray’ın eski yöneticisi Mehmet Helvacı’ya 386 bin TL ödeme yapılmış olması.
Fenerbahçe Kulübü, toplam 12 milyon TL’yi bulan bu ödemeleri ‘Futbolda Şike Kumpası Davası’ dosyasına ekledi. Sarı lacivertli kulüp bu paraların cemaat avukatlarına ‘himmet parası’ olarak ödendiğini iddia ediyor.
SADRİ ŞENER: BU BELGELER GİZLİ DEĞİL
hurriyet.com.tr’ye konuşan Trabzonspor eski başkanı Sadri Şener ise şunları söyledi: “Bu belgeler gizli değil, zaten mahkemede var. Avukatlara bu paraları ödediğimiz de doğru, ama o dönemde emniyetin avukatını tutmak kadar doğal bir şey yoktu. Bu konuyla ilgili müşteki sıfatıyla ifade de verdik.”
(Hürriyet)
