Mayıs 2019 tarihinde yapılan olağan genel kurul öncesinde, Sayın Başkan Fikret Orman’ın ortaya attığı “250 imzayı toplayamazsınız” ve “aday dahi çıkamaz” söylemleri neticesinde ben arkadaşlarımın desteğiyle başkan adayı olarak çıkmaya karar verdim.
Süleyman Seba döneminden sonra yaşananlar ve kulübün geldiği durum göz önüne alındığında, böyle bir serzenişe tepkisiz kalmayı bir Beşiktaşlı olarak kendime yediremedim.
Beşiktaş’ın sahipsiz kalması üzerine bir stratejinin 116 yıllık kulübe karşı ahlaki olmayacağı konusunda arkadaşlarım ile ortak karar neticesinde, Beşiktaşlılık kaygısı ile ve saygımızın bize yüklediği ahlaki sorumluluk çerçevesinde Fikret Orman’ın karşısına aday olarak çıktım.
Sendika ve renkli üyelerin blok hareketi neticesinde seçimi kazanamamıza rağmen duruşumuz ve tavrımız ile Beşiktaş’ın kazanmasını sağladık. Biz seçimi kazanamadık ama onlar kaybettiler ve haklı olduğumuzu olağanüstü genel kurul kararıyla teyit etmiş oldular.
Yaşanan olağanüstü genel kurul kararı sürecinde tekrar aynı ahlaki sorumluluk çerçevesinde arkadaşlarımın desteğiyle aday olarak genel kurula katılacağım.
Beşiktaş’ın geleneksel kültür kodlarını savunmak, üretime dayalı özkaynak düzenine sahip çıkmak ve tamamen tüketim mekanizmasına sahip anlayışın karşısına çıkmak için hiçbir tereddüt yaşamadık.
Bizim dışımızdaki her üç adayın Seba dönemi sonrası tüketim ekonomisini yaratan ve 3 milyar borcun oluşmasını sağlayan mekanizmanın bizzat içinde bulunmuş, alınan kararlarda imzası olan ve bu dönemi destekleyen bir zihniyete karşı, bizler üretime dayalı Beşiktaş’a artı değer yaratacak anlayış olarak karşılarına çıktık.
Demokratik bir seçim sürecinin yaşanması en büyük temennimizdir. Bizlerin sahip olduğu temayüllerin tamamı Serence Bey yokuşundaki kuruluş felsefesine aittir. Ne blok oyumuz var ne kimseyi otellerde konaklatacağız ve ne de kimsenin yol parasını vereceğiz. Bunların hepsi, gerçek Beşiktaşlı arkadaşlarımızın asla kabul etmeyeceği, rencide edici oy avcılığı stratejileridir ve kabul etmemiz mümkün değildir.
Ben ve arkadaşlarım kendimize güveniyoruz.
Ortaya çıkmamızdaki tek amaç Beşiktaş’ın çıkarlarıdır. Bu amaç doğrultusunda hazırladığımız projelerimizi ‘manifesto’ adı altında açıklayarak kamuoyuyla paylaştık.
Bir spor kulübünün nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda sahip olunması gereken donanımlar, ancak bu süreç içinde yetişmiş ve bizzat sürecin içinde bulunmuş kişilerin bilgi sahibi olması neticesinde başarılı olacağına inancımız tamdır.
Tüm yönetim mekanizmasını bu strateji içerisinde oluşturarak ve Beşiktaş’ın gerçek geleneklerine sahip olmuş kişilerle çalışarak projelerimizi gerçekleştirerek istikrarı ve sürdürülebilir başarıyı sağlayacağız.
Beşiktaş halk takımıdır. 4B projesiyle yüz bin üye sistemini getirerek gerçek bir demokratik genel kurul yapısının oluşmasını sağlayacağız.
Ve Beşiktaş’ın kültür kodlarındaki emekçi kurgusunun en güzel ortaya çıktığı yer tribünleridir. Kapalı tribünün dünyaya hayranlık uyandıran samimiyetini ve üretkenliğini tekrar sağlamak üzere onlar ile omuz omuza mücadele edeceğiz. Beşiktaş’ın hak ettiği yere gelmesini sağlamanın ana unsuru, onu oluşturan tüm değerleri tekrar harekete geçirilmesiyle mümkün olur.
Küresel kurgudaki bağlantılar artık her kulübün ana stratejisi olmuştur. Beşiktaş’ın bu konuda geri bırakılmasını kabul etmek mümkün değildir. BJK Üniversitesi ve spor lisesini kuracağız. Afrika, Avrupa ve Latin Amerika’da kuracağımız sporcu seçme sistemleri, pilot takımlar ve futbol akademileriyle bu entegrasyonu kısa sürede temin ederek, kendi özkaynak düzenimize entegre ederek üretim mekanizmasını küresel boyuta taşıyarak kaynak transferi sağlayacağız.
Ve Seba dönemi sonrası, tüm yönetim kurguları süresince Beşiktaş’ın zarara uğratıldığına dair bulacağımız en ufak kaçağı ki başta Fulya projesi davasındaki kayıp olmak üzere, bunları geri kazandırıp sorumlu kişiler hakkında hukuki anlamda süreç başlatacağımızı samimi olarak belirtmek isterim.
Sevgi ile kalın. Beşiktaş ile kalın.
Not: Yazarımız, köşesinde Beşiktaş Başkan Adayı Hürser Tekinoktay’ın Beşiktaş taraftarına hitap eden mektubuna yer vermiştir.
