Trabzonlu ve
Trabzonsporluyum!
TSYD İstanbul Şubesi seçiminden sonra 26 Mayıs Salı günü de genel merkez olağan genel kurulunu yaptık.. Seçimi Naci Arkan başkanlığı döneminde tesislerden sorumlu ve tesislerin cehresini büyük ölçüde değiştiren arkadaşım eski müdürüm Oğuz Tonsgsir 38 oy farkla kazandı. Genel kurul oldukça hareketli geçti, herkes eteğini taşları da döktü..
Ben İstanbul Şube ve genel merkez seçimlerinde kimlere oy vereceğimi çok önceden açıklamıştım. Gereğini de yaptım. Bu yönden huzurluyum. Bunu açıklamış olmam benim adıma iyi olmasa bile pişman değilim. Uzun süre delege dahi olamadığım TSYD’de yeni başkan Oğuz Tongsir bana bir jest yaptı, yedek üye olarak da olsa beni yönetimine aldı. Bir kez daha kendisine teşekkür ediyorum. Listede olduğumu listeyi aldığımda gördüm. Daha önceden kesinlikle bilgim yoktu.
Durum böyle iken seçimden 2-3 gün önce eski başkan Naci Arkan’ın listesinde yeniden seçime giren Trabzonlu arkadaşlarım beni telefonla aradılar. Benimle uzun uzun konuştular, Oğuz Tongsir’in Trabzon’u yok saydığını listesini sadece İstanbul Ankara, İzmir ve Adana’dan yaptığını söylediler. (Bu konuyu başkana soramadım, bunun açıklamasını da buradan yapacağım) Bunun için Bir Trabzonlu ve Trabzonsporlu olarak kendilerini desteklememi istediler. Ben de Oğuz Tongsir’e söz verdiğimi, bunu bu sayfadan deglere ettiğimi söyledim. “Ona söz vermişken size oy vermem hiç etik olmaz. Ayrıca sana söz verip ona oy versem sen ne yaparsın?” diyerek konuyu kapatmaya çalışmama karşın yine ısrar etti..
Ve seçim günü listede de ismimi görünce ne adamlığım, ne Trabzonluluğum ne de Trabzonsporluluğum kaldı. Ben yine de bunları çok ciddiye almadım, seçim atmosferi, adrenali yüksektir diyerek yanına tekrar tekrar gidip durumu açıklama gereği duydum.., tepkilerinin yersiz olduğunu anlatmaya çalıştım… ama nafile.
Ben bu meslekte her türlü olumsuzluklara karşın zorlukla ayakta durabilen sürekli sarı basın kartı sahibi bir emekçiyim… Hep dik durmaya çalıştım.
Uzun süre memleketimden ayrı olmama karşın Karadenizli olmanın verdiği bazı olumu ve olumsuz özelliklerini hala taşıyorum.. Yerine göre dik kafalı, inat, asabi ama bir o kadar da saf temiz ve insancıl …
Meslek yaşamımda kimseye yalakalık yapmadım, el etek öpmedim, bildiğim doğrular üzerinde ısrarcı oldum. Kendi ayaklarımın üstünde durmaya çalıştım. Hep Trabzonlu ve Trabzonsporlu olarak bilindim… Görev yaptığım tüm gazetelerde Trabzonspor haberlerinin bir sütun daha büyük girmesi için müdürlerle tartıştım, zaman zaman haddimi aşarak kavga etmişliğim de oldu. Bunları hep karşılıksız Trabzonspor sevgisi için yaptım. Ne para karşılığında bir haber yaptım, ne de yaptığım bir haber karşılığında para aldım. Ve net söylüyorum Trabzonspor’u değil de İstanbul’un üç büyüklerinden birini takip etmiş olsaydım, kesinlikle bugün çok daha farklı bir konumda olurdum..
Bu açıklamayı Trabzonlu ve Trabzonsporluluğumu sorgulayan sevgili arkadaşımın sitemi üzerine yapma gereği duydum.
Çok daha fazlası var eksiği yok..
(Cemal Öner’in facebook sayfasından alınmıştır)