Milliyet Gazetesi’nin yazarı Ercan Güven, Fatih Terim’in Ankaragücü maçından sonra yaptığı ‘medya’ açıklamasıyla ilgili bugün kaleme aldığı yazısında sert ifadeler kullandı.

Terim, Ankaragücü’yle 2-2 berabere kaldıkları maçın ardından yaptığı açıklamada “Bazı gazetelerde spor servislerine reklam departmanlarından herhalde telefon gelmiştir. Hepsinin farkındayım.’ diyerek F.Bahçe Başkanı Ali Koç’u kast etmiş ve spor servislerine ağır bir ithamda bulunmuştu.
Ercan Güven yazısında Terim’e böyle cevap verdi;

Bravo Fatih Hoca’m… Sadece futbolun değil, medyanın da ciğerini biliyorsun. Hiçbir şey kaçmıyor senden.
Aynen dediğin gibi; geçen hafta reklam müdürümüz beni aradı… “Koç Holding’in kampanyası başlıyor gözünü seveyim Ali Koç’u savun, Fatih Terim’e yüklen “ dedi.
“Baş üstüne” dedim.
“Emredersiniz”!..
Kırk yıldır satmadığım kalemimi sürdüm namluya.
Bir ay önce yazdığım, geçen gün Hürriyet Gazetesinin manşete çektiği “Terim’in kimyasını bozan Ali Koç’tur” türünden sıktım sağa sola!
“Yaşasın Ali Koç, kahrolsun Fatih Terim”!..
İnanabiliyor musunuz buna?
Fatih Terim inanıyor…
İnanıyor ki, “reklam departmanlarından spor servislerine telefon gelmiştir” diyor.
Ağzını topla Fatih Hoca.
Kulüpleri bilemem ama medya ağır yaralı olsa da ölmedi hâlâ. Şeref, namus, iş ahlakı sadece teknik direktörlerin tekelinde değil.
Bilmiyorsan anlatayım… Bizde işler böyle yürümüyor.
Seni eleştiren varsa-ki, eleştirmeyen yok- kimseden emir almıyor. Sadece ortadaki çıplak gerçeğin icabını yapıyor.
Son derece başarısızsın bu sezon. Takımı kendi ellerinle böldün dağıttın. Galatasaray berbat bir futbol oynuyor. Avrupa’da arkayı beşliyor, Süper Lig’de berabere kalınca seviniyor. Sazan gibi atladın Koç’un oltasına. Takıldın kaldın.
Şikayetten başka bir şey yaptığın yok. Durmadan MFÖ’nün “Mazaretim Var” şarkısını söylüyorsun.
Reklam departmanına ne ihtiyaç var bu Terim’i eleştirmek için?
Eleştiren de reklam departmanından emir alıyor öyle mi?
Ne kadar ayıp…
Ne kadar rencide edici bir suçlama…
Benim “Terim Galatasaray’ı mahvetmek için Fenerbahçe’den para alıyor” demem kadar hadsiz ve densiz bir iftira.
Sana övgüler düzdüğümüzde reklam mı veriyordun sayfalarımıza? Sponsorum muydun Hoca’m?
Kişisel bir çıkarımız mı oldu senden, sana “imparator” derken?
“Beceremediğini” yazarken niye kulağımıza üfüren olsun?
Aslında kullanıyorsun bizi…
Tosladın Ali Koç’a, yıkıldın… Şimdi hezimetten yağ çıkarmak için cambaza baktırmaya çalışıyorsun.
Paşa gönlün bilir. Ama ne hakla bizi/meslektaşlarımı aşağılıyorsun?
Bana bir telefon, bir telkin gelmişse “şerefsiz” olduğumu ilan ederim, peki sen kanıtlayamazsan ne yaparsın?
Hiç yakışmadı…
Bir sezonun yarılamadan futbolcularını sattın, sonra seni en samimi hisleriyle kucaklayan medyayı.
Sırada ne var?
Ben sana söyleyeyim:
Ali Koç senin boyunu aşar Fatih Hoca’m… Galatasaray’ın skandal futbolundan cümle alemi Ali Koç’a baktırarak kurtulamazsın. Battıkça batarsın.
Önce işini yapmalısın.
Olmuyorsa, şapkanı alıp gideceksin her başarısız teknik direktör gibi.
Kimse senin düşmanın değil… Kimsenin “yalakan” olmadığı gibi.
Emeği ile yaşayan insanların onuruyla, mesleği ile oynamaya hakkın yok Fatih Terim olsan da.
Ağzını topla!
Sana iki dost tavsiyesi:
Ali Koç birkaç beden büyük gelir sana; biiir…
İkincisi Ali Koç’un dediği gibi medyanın “koruma kalkanındaki” bir hoca olarak bindiğin dalı kesmek ve dostun olduğunu sanan insanlara ve bir ömür koydukları işe hakaret etmek hiç yakışmıyor sana.
Lanet olsun böyle gelip gidecek puana da şampiyonluğa da.