Habertürk gazetesi yazarı Faith Altaylı, Fatih Terim’in gönderilmesinin perde arkasında Fenerbahçe lobisinin olduğunu iddia etti:

 

F.Bahçe lobisi Terim’i istemedi

 

-Fatih Terim olayını nasıl yorumluyorsunuz?

Olması gereken oldu diyerek başlayayım ama bazı hususları belirtmeden de geçmem mümkün değil. Federasyon içinde bir lobi ve siyaset bağlantılı bazı isimler uzun zamandır Fatih Terim’in üzerine oynuyorlardı. Terim’i sıkıştırmak, bezdirmek, öfkelendirmek ve tabii yıpratmak için sistemli bir biçimde Terim’in üzerine gittiler. Bunun siyaset tarafını bir tarafa bırakmak gerekir. Çünkü o taraf olaya çok da girmedi. Sonuna kadar kenarda durdu ama federasyon içinde Terim’e yönelik bir lobi hiç durmadı. Çok açık söyleyeyim, bu lobi Fenerbahçe lobisiydi. Galatasaraylılığını her fırsatta vurgulayan Terim’i Milli Takım’ın, daha doğrusu Türk futbolunun başında istemediler. Terim’i her fırsatta yıpratmaya çalıştılar. Terim de bu çabaları karşılıksız bırakmadı. Hata üzerine hata yaptı. Egosunu dizginleyemedi. Türkiye’nin en iyi kariyerine sahip hocasına yakışmayacak ne varsa yapmayı başardı. Sonunda bardak taştı ve siyaset duruma el koydu. Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Muhafazakar basında Terim’e yönelik salvolar başlayınca gidişat belli olmuştu. Fenerbahçe lobisini de ayrıca tebrik etmek isterim. Basketbol Federasyonu’nda etkinler, Futbol Federasyonu’nda etkindiler, şimdi daha da etkin olacaklar.

DEMİRÖREN’E TALİMAT VERİLDİ, O DA UYGULADI

– Sizce Terim kendi mi istifa etti, yoksa gönderildi mi?

Tabii ki gönderildi. İstifa edecek hoca, sabah gelip ekibiyle rutin toplantı yapar mı? Terim’in gönderileceğinden son ana kadar Federasyon Başkanı’nın bile haberi yoktu. Federasyon yönetimi “Hocam, ya sen bırak ya da biz sözleşmeni feshetmek zorunda kalacağız” dedi. O da “Ben bırakıyorum” demek zorunda kaldı. Bir gün önce federasyon yönetimi, Ankara’da bakan ziyaretindeydi. Federasyonun, Ankara ziyareti akşamı, Spor Bakanı’na Terim’in gitmesi gerektiği yönünde gerekenleri en yetkili ağız söyledi. Spor Bakanı da bu durumu ertesi sabah erken saatlerde Federasyon Başkanı’na iletti. Bu kararda Yıldırım Demirören’in fonksiyonu sıfırdı. Ancak federasyon içindeki başka isimler devreye girmiş ve bu kararın alınmasında etkin olmuş olabilir. Terim sadece kendisine söylenen “İstifa et hocam” lafını ya da talimatını yerine getirmiştir. Burada her iki taraf da çıkarlarını korumaya çalıştı. Terim istifası halinde federasyona ödemesi gereken 1.5 milyon Euro’luk tazminatı ödemek istemiyor. Federasyon da bildiğim kadarıyla bu paranın peşinde değil. Çünkü onlar da Terim’in aslında kovulduğunu ama nezaket gereği “Bıraktım” demek zorunda bırakıldığını biliyorlar. (Terim’in dün sosyal medya üzerinden yaptığı “Gönderildim” açıklaması, bu röportajdan saatler sonra gerçekleşti. Böylece Altaylı’nın söyledikleri Terim tarafından da teyit edildi.)

ÇIK BİR ÖZÜR DİLE!

-Ayrılması doğru bir karar mı?

Hem de çok doğru karar. Terim bu kararın toplum tarafından onaylanması için her şeyi yaptı. Kebapçı baskını kabul edilebilir bir şey değildi. Hadi yaptın. Yahu bir çık özür dile. Hayır. Çıktı bir de “Yine olsa yine yaparım” diyerek üste çıkmaya kalkıştı. O da bardağı taşırdı. İleride bir gün size Terim’in Alaçatı baskınından sonra federasyondan bir ismin Terim’i arayıp söylediklerini de aktarırım, ama şu an için tek taraflı bir bilgi. Doğrulatayım, size de anlatırım.

G.SARAY’A GELİRSE ARTIK FAHRİ GÖREVDE BULUNMALI

-Terim bundan sonra ne yapmalı?

Fatih Hoca’nın bundan böyle Galatasaray’da teknik direktörlük yapması yakışık almaz. Bence artık Galatasaray’da fahri görevlerde bulunmalı. Yönetimde olabilir. Kulüpte veya kulübün şirketinde olabilir. Yurt dışında bir şey yapabilir demek isterdim ama bana sorarsanız bu saatten sonra zor. Öyle bir teklif gelmez. En azından Terim’in kendi şanına yakıştıracağı bir teklif geleceğini zannetmiyorum. Galatasaray olmazsa eğer, yani fahri olarak Galatasaray’da görev almak istemezse ben Terim’in yerinde olsam, bir altyapı organizasyonunun başına geçmek isterim. Ya da çok alt kümelerde bir takımın hocası olur, eğlenirim.

– Sizce Galatasaray’a gelir mi?

Gelebilir. Kariyeri hep öyle zaten. Milli Takım-Galatasaray. Milli Takım-Galatasaray. Arada bir kısa İtalya. Sonra yine Galatasaray.

ÖZBEK’İ KURTARIR AMA KULÜBÜ…

-Terim başa geçerse, G.Saray’ı ve Dursun Özbek’i kurtarır mı?

Ben şöyle düşünüyorum. Dursun Özbek’i kurtarır da, Galatasaray’ı kurtarabilir mi? Dursun Özbek çok rahatlar. Terim gelir ve takım yine de başarısız olursa ki, bana sorarsanız başarısızlık kaçınılmaz gibi duruyor, Özbek “Daha ne yapayım. Terim’i getirdim. Hesabı ona sorun” diyebilir. Aynı şeyi Özhan Canaydın yapmıştı. Bütün muhalefetimize rağmen başarılı Lucescu’ya kovup Terim’i getirdi. Terim’le beraber hemen hemen sıfır borçla devraldığı kulübü altı ayda 50 milyon Euro borca soktu. Terim iki yıl üst üste başarısız oldu ama Canaydın “Gönüllerdeki teknik direktörü getirdim, parayı da harcadım. Ben daha ne yapayım” diyerek sıyrıldı. Aynısını Dursun Özbek de yapabilir.

AYNI SUDA İKİ KERE YIKANILMAZ

– Galatasaray’ın Lucescu hamlesi için ne söyleyeceksiniz?

Herakleitos’un muazzam bir sözü vardır. Aynı suda iki kere yıkanılmaz. Galatasaray bunu denedi daha önce. Gençler hatırlamaz ama Brian Birch’le denedi. Sonra yanlış hatırlamıyorsam Feldkamp’la denedi. Hiçbirinde olmadı. Sonra Terim’le iki kez denedi. Birinde olmadı, sonra oldu. Bu bir kimyadır. Takım, hoca, yönetim kimyası. Bu kimya olmazsa sonuç olmaz. Lucescu’yu zerre tanıyorsam ki kendisi ile çalıştım, iyi tanırım, Özbek yönetimini görür, bilir ve gelmez.

İHTİYACIN YOKSA O PARAYI ALMAZSIN

– Alacağı iddia edilen tazminat büyük tepki yarattı. Siz ne düşünüyorsunuz?

Tepki göstermemek mümkün mü? Zaten dünyanın en çok kazanan milli takım hocalarından biri olacaksın. Bu parayı yıllardır alıyor olacaksın. Üstelik de ortada büyük başarılar olmayacak. 12 milyon TL büyük para. Elbette kimse bu paradan kolay kolay vazgeçemez ve yasal hakkı ise almak ister ama eğer bu millet senin adını statlara veriyorsa, sen de o parayı almazsın be kardeşim. İhtiyacın olsa amenna.

GÜNEŞ MİLLİ TAKIM’A GİDERSE BEŞİKTAŞ’A YAZIK OLUR

– Şenol Güneş, Milli Takım’a gelmeli mi? Beşiktaş bu konuda çok tepkili, siz ne diyorsunuz?

Bir sporsever olarak isterim. Ama adil bir sporsever olarak istemem. Beşiktaş’a yazık olur. İki yıl şampiyon olmuş. Bu yıl şampiyonluğun güçlü adayı. Avrupa’da başarılı olma arzusu olan bir kulübün takımının başında. Transferler yaptırmış. Takım ona uymuş, o takıma uymuş. Başarı gelmiş. Şimdi niye çomak sokasın. Bu Galatasaray’ın başına geldi. İki yıl şampiyon olmuş hoca Milli Takım’a gitti, Galatasaray hala belini doğrultamıyor. Beşiktaş’a ayıp olur, yazık olur. Bana sorarsanız bunu isteyen Fenerbahçe lobisi olabilir. Bence de Aykut Kocaman’ı getirsinler mesela. Zaten uzun zamandır onun için uğraşanlar vardı!

TFF KOLTUĞUNA EN UYGUN İSİM SERVET YARDIMCI

– Sizce Terim’den sonra TFF’de de değişiklik olur mu? Göksel Gümüşdağ’ın istifası ne anlam taşıyor?

Terim’in kovulmasından sonra televizyona çıktım ve “Federasyon da değişmeli” dedim. Zaten güven vermeyen bir federasyondu, şimdi karizması iyice çizildi. Gümüşdağ’ın istifası bir işaret olabilir. Siyasi desteğe sahip olduğunu hepimiz biliyoruz ama bence Futbol Federasyonu Başkanlığı’na en uygun isim Servet Yardımcı’dır. Federasyon Başkanı olursa hem UEFA’da eli güçlenir, hem de Türkiye için iyi olur. Federasyon için de iyi olur. Gümüşdağ’a dönersek, zaten federasyonda gölge başkan gibiydi. Başkan da olabilir. Açıkçası beni çok da ilgilendirmiyor. Ha Ali Veli, ha Veli Ali.

Önceki İçerikTSYD Ankara Şubesi Futbol Turnuvası kura çekimi yapıldı. Turnuvaya hangi takımlar katılıyor?
Sonraki İçerikRıdvan Dilmen’den olay sözler: Terim’i Demirören gönderdi… Başakşehir Stadı’nda Terim’in adının ne işi var?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz