Galatasaray, Altay’la 2-2 berabere kalarak Süper Lig’deki zirve yarışında bir yara daha aldı.
Bülent Tuncay maçı Karar için kaleme aldı:
Kaf Dağı’nın ardı…
Galatasaray, Nef Stadyumu’nda iç saha avantajını kullanmayı çok da sevmiyor! Bu sezon dördüncü kez ilk golü yiyen takım oldu, geriye düştü. Fakat Galatasaray son dönemlerden farklı olarak ilk yarıyı çöpe atmadı. Yüksek tempoda oynadı, sahanın bütününü kullandı, pozisyonlar üretti. İlk 45 dakikada Altay kalesine çekilen 11 şut, Galatasaray’ın iştahlı oyununun göstergelerinden biriydi.
Fatih Terim’in kulübede oturduğu maça Galatasaray, Mostafa Mohamed- Halil ikilisi ile başladı. Kanatlarda Feghouli- Kerem vardı. Bu dörtlü Altay yarı alanında çok etkili oldu. Halil’in golü ve Mostafa Mohamed’in direkten dönen şutu dışında oyun olarak da seyir zevki yüksek bir maç izlettiler. Halil’in golünde asisti yapan Feghouli’ye topu açan Marcao ve duran topta gole çok yaklaşan Nelsson, ofansif anlamda beklerden daha fazla bile iş yaptı.
Fatih Terim ile Mustafa Denizli 30 yıldan fazladır Süper Lig’de görev yapıyorlar ancak ilginçtir sadece 6 kez karşı karşıya gelmişler. Biri kulüp çalıştırırken diğeri Milli Takım’da, yurtdışında bir takımda olmuş ya da ekran başında yorumculuk yapmış. Dün bu nadir karşı karşıya gelişlerinden biriydi ama yüzyüze yine görüşemediler. Denizli, rakibini çok iyi tanıyordu ve UEFA Avrupa Ligi maçı oynar gibi yüksek vitesli gelen Galatasaray’ı durdurmayı başardı. 40 yaşındaki İbrahim yönetimindeki Altay savunması sağlam durdu. Siyah- Beyazlılar çok adamlı hızlı çıkışlarıyla sık sık tehlike de yarattı. Pinares’in şık golü usta işi bir vuruştu ve Muslera bile buna bir şey yapamadı.
Çift forvete dönen ve 4-4-2 sistemi ile hücum zenginliğini artıran Galatasaray’da sorun, santrforlara yeteri kadar top gelmemesiydi. Mostafa Mohamed’in Mısır’daki evinin yoğun kar yağışı altında çatıya kadar kar altında kalma olasılığı, maçta net pozisyona girmesini sağlayacak pas alma ihtimalinden yüksekti! Necati Ateş- Selçuk İnan ikilisi ikinci yarıda bekleri ileri çıkararak hücum zenginliğini daha da artırdı, böylece Taylan- Berkan’dan pek gelmeyen merkez paslarının yerine kanat ortaları devreye sokulmuş oldu.
Galatasaray; bu sene bir türlü aşamadığı gol problemini çözmek için 68. dakikada Mostafa Mohamed- Diagne, Halil- Barış Alper, Taylan- Morutan değişikliklerini yaptı. Diagne- Feghouli’den oluşan yeni forvete sağlı sollu ortalar yağdı ama Altay savunmasını havadan aşmak kolay değildi. İzmir ekibi iyi kapanmıştı ve son vuruş şansı vermiyordu. Galatasaray bu duvarı bir korner atışından aşabildi. Diagne’nin kafa golü, Galatasaray’ın uzun zaman sonra kornerden bulduğu ilk goldü aynı zamanda.
Maçta müthiş kurtarışlar yapan Muslera, son dakikalarda gelen Altay penaltısına bir şey yapamadı. Penaltıda Cüneyt Çakır’ın açısının uygun olmasına, ilk etapta devam demesine rağmen VAR’ın ısrarı ile penaltıya yönelmesi tuhaftı.
Sonuç olarak Galatasaray çok istediği, çok asıldığı ve müthiş bir mücadele verdiği maçı avucunun içinde tutamadı ve şampiyonluk iddiası Kaf Dağı’nın ardında kaldı.