Aybars Hünalp, İngiltere’de yaşanan yayın ihalesi krizini yazdı:
İNGİLİZ KULÜPLERİ GELİRLERİNİN KESİLMESİNE NASIL İSYAN ETTİ?
Bizde TFF’nin, yayın ihalesinde daha yüksek teklif veren Saran Group’a ihaleyi vermeyip ek süre açması, ardından Saran’ın çekilip Digitürk’ün rakamı güncelleyerek ihaleyi almasının yankıları sürerken İngiltere de benzer açıdan karıştı.
İngiliz kulüpleri yayın gelirlerini arttırmak için yeni hamleler peşinde. İngiltere’de neler olduğunu öğrenmek için Adadaki gözümüz kulağımız Rıdvan Ertuğ’u aradım. Sevgili Rıdvan olanları şöyle özetledi:
“Premier Lig kulüpleri, English Football League EFL – İngiliz Futbol Ligi’ne daha fazla para sağlamak için yapılan anlaşmadan vazgeçerek hükümetle kavga etme riskini aldı ve bu durum Premier Lig genel müdürü Richard Masters’ın pozisyonunu tehdit altına aldı.
Üst düzey kulüplere bakanlar tarafından futbol piramidinin istikrara kavuşturulmasına yardımcı olmak için ekstra fon sağlamaları yönünde ilk kez söylenmesinden bu yana iki yıldan fazla bir süre sonra kulüpler, dün Londra’nın merkezinde yapılan bir toplantıda önerilen yeni bir anlaşma üzerinde oylama yapmamayı tercih ederek, bunun yerine kendi sözleşmelerinde kendi mali kuralları olduğunu belirterek reform yapmayı tercih etti.
Olası yeni mali yapıların unsurları üzerinde oylama yapılırken, bu sezon Everton’a yaptırım uygulanmasına yol açan mevcut Profit and Sustainability rules – Kâr ve Sürdürülebilirlik kurallarının (PSR) değiştirilmesinin beklenmesiyle, bir anlaşmaya varılma olasılığı artık önemli ölçüde azaldı ve Premier League, tartışmaların ne zaman devam edebileceğini söyleyemez.
Hükümet, İngiliz futbolu için önerilen yeni düzenleyicinin, eğer bağımsız olarak anlaşmaya varılmazsa, bir anlaşmayı zorunlu kılacağı yönünde defalarca tehdit etti. Bu, iki haftadan kısa bir süre önce kültür sekreteri Lucy Frazer tarafından kamuoyuna açık olarak ve Premier Lig kulüplerine gönderilen özel mesajlarda tekrarlanan bir noktaydı.
Genel seçimlere kadar süre dolarken, düzenleyici kurum kuracak yasa tasarısının meclise sunulması için kesin bir tarih bulunmuyor. Hükümetin tehdidini yerine getirememe ihtimali devam ediyor ancak Premier League ve Masters’ın, kulüpleri bir mali paket üzerinde anlaşmaya varmaya ikna etmek için yılın başından bu yana önemli miktarda enerji harcadığına ve bunu yürürlüğe koymayı umduğuna şüphe yok. son toplantılarında oylamaya sunuldu, ancak reddedildi.
Anlaşmaya varılamaması genel olarak Premier Lig ve kişisel olarak Masters için bir sorun. Eskiden Premier Lig’de satış ve pazarlama direktörü olan Masters, 2018 yılında geçici olarak CEO pozisyonuna adım attı ancak dışarıdan iki adayın atanmasının ardından bu görevi tam zamanlı olarak üstlendi ancak daha sonra bu görevden çekildi. O zamandan beri Premier Lig’i Kovid denemeleriyle yönlendirdi ve artan TV gelirleri elde etti, ancak 20 hissedar kulübü rekabetin gelecekteki yönü konusunda giderek daha fazla parçalanmaya başladı.
Oyuncuların ortak mülkiyete sahip kulüplerden kiralık olarak alınmasına ilişkin teklifin reddedilmesi, anlaşmanın kapsamını ortaya çıkardı.
Premier Lig’deki çok kulüplü grupların etkisi, devlete ait kulüplerin yeteneklerini kısıtladığı görülen “ilişkili taraf işlemleri” ile ilgili önerilen kuralların tartışmalı olduğu kanıtlandı.
Bu arada Everton, PSR’yi ihlal ettiği için puan kesintisine tabi tutulan ilk kulüp oldu; bu karar, kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açtı ve Masters’ın milletvekilleriyle yaptığı bir toplantı sırasında onları ‘küçük’ bir kulüp olarak adlandırmasının ardından tartışmalara yol açtı.
Premier Lig’den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün Premier Lig Hissedarlar toplantısında kulüpler, Lig çapında yeni bir finansal sistemin hızla geliştirilmesine ve uygulanmasına öncelik verme konusunda anlaştılar. Bu, kulüplere gelecekteki mali planlarıyla ilgili olarak kesinlik sağlayacak ve Premier Lig’in mevcut dünya lideri yatırımını oyunun her seviyesinde koruyabilmesini sağlayacak.
“Bunun yanı sıra, Premier Lig kulüpleri, yeni finansal sistemin resmi olarak onaylanması koşuluyla, EFL ile sürdürülebilir şekilde finanse edilen bir mali anlaşma sağlama konusundaki kararlılıklarını da yeniden doğruladı.”
Bir bakıma PL klüplerinin gelirlerinin kesilmesi isyanı dememiz mümkün.
