Melo: İnter’e para için gelmedim
Sezon başında Mancini’nin çalıştırdığı Inter’e transfer olan Melo, İtalya’da evinin kapılarını ilk kez Türk basınına açtı. Melo, Türkiye’de geçirdiği yılları ve yeni hedeflerini TRT SPOR Roma Temsilcisi Dündar Keşaplı’ya anlattı.
İşte o röportaj:
Galatasaray’ı bırakıp, seni İtalya’ya gelmeye ikna eden gerekçeler nelerdi?
Bu dönemin bittiğine inanıyorum. Galatasaray’a gelirken, şampiyonluklar kazanmak, tarih yazmak istiyordum, başarılar elde etmek için gelmiştim. Bütün bunları orada oynadığım sürede beraber olduğumuz takım arkadaşlarımla yaptık. Büyük işler başardık. Bu dönemi en iyi şekilde bitirdiğimizi düşünüyorum.
Galatasaray taraftarı seni hep iyi şekilde anıyor. Desteklediler de… Sen, Galatasaray’a çok şeyler verdin. Galatasaray ve İstanbul’a dair aklında kalanlar neler?
Galatasaray’ın iyiliği için çalıştım. Futbol kariyerimin en güzel, en iyi dönemini Galatasaray’da geçirdim. Ben Brezilya’da sıkı bir Flamengo taraftarıyım ancak, vücudumda tek dövmesi olan kulüp Galatasaray. Ben sevgimi bırakmadım. O sevgi hep benimle kalacak.
Galatasaray’ı bıraktıktan sonra pek çok kişi senin sarı-kırmızılı camiayı para için bıraktığını söyledi. Bunun için neler söylemek istersin?
(Gülümseyerek) 2-3 hafta kadar önce Piero Ausilio (Inter Sportif Direktörü) bu konuyla ilgili zaten daha önce konuşmuştu. Benim Inter’den aldığım para, Galatasaray’dan aldığımın yarısından az. Bütün bu yazılan ve söylenenler yalan.
Yani, sen Galatasaray’ı para için bırakmadın, Avrupa ve kariyer için bıraktın?
Galatasaray’ı bıraktım çünkü daha önce de dediğim gibi bu dönem bitti. Kazandık başarılı olduk artık yeni bir heyecan ve mücadelelere girmek istedim. Ben zaten İtalya Serie A’da oynadım, bir tecrübem var burada. O yüzden sadece başka bir heyecanı yaşamak istediğim için buradayım. Ama Galatasaray, her daim kalbimde olacak.
Derbi öncesi twitter’da Galatasaray’a başarılar diledin. Halen eski takım arkadaşlarınla görüşüyor musun?
Tabiki, hepsiyle görüşüyorum. Ben yalancı bir insan değilim. Galatasaray, kalbimde. Oraya kesinlikle geri dönmek istiyorum. Çünkü son günümde vedalaşmak, oradaki tüm çalışanlara teşekkür etmek için yeterince zamanım olmadı. Apar-topar buraya geldim. Belki, Galatasaray’ın bir maçını izlemeye gidebilirim. Dönmeyi istiyorum. Yeniden taraftarlarla kucaklaşmak istiyorum.
Mancini ile yeniden çalışıyorsun İtalya’da… Sana göre Serie A ile Spor Toto Süper Lig arasındaki farklar neler?
İtalyan ligi eski güçlü dönemine dönmeye başladı. Türkiye’de Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor, Bursaspor var. Birçok kulüp ligi kazanabilir. Burada ise son 4 senede sadece bir takım şampiyon oldu. Bu yıl bu durum biraz daha değişti. Inter devreye girdi. Inter’e göre daha az olmakla birlikte Milan, Roma, Napoli arasında da rekabet var. Onlarda da bir potansiyel var. Benim Türkiye’de yaşadığım deneyimle bu sene Serie A arasında çok bir fark görmüyorum. Zorlu bir lig oynanıyor Türkiye’de.
Türkiye’de Fenerbahçe-Galatasaray arasında derbi maçları oynanıyor. İtalya’da Milano’da Inter-Milan derbisi. Bu iki derbinin atmosferleri nasıl senin için? Fark var mı?
Evet, derbiler arasında fark var. Türkiye’deki derbilerde sadece evsahibi takım taraftarları var. Burada ise iki takım taraftarları da yer alıyor. Bu biraz kötü çünkü futbol aynı zamanda bir eğlence işidir. Fenerbahçe’nin evinde kazandığımız lig şampiyonluğunu taraftarlarımızla kutlamak güzel olurdu. Burada Milan’a karşı oynarken stadın yüzde 70’i Inter taraftarıyken, yüzde 30’u da Milanlı idi. Onlar da kendi takımlarını destekliyordu.
Inter, bu sezona iyi başladı. Geçen yıl Mancini ile çok iyi gitmemişti ama bu sene daha farklı. Lig şampiyonluğu için Inter ve Roma favori takımlar arasında gösteriliyor ve büyük bir mücadele var. Sana göre, bu sezon Inter, ligi nerede tamamlar?
Her maçı kazanmamız gerektiğine inanıyorum. Lige iyi başlamak değil, ligi şampiyon olarak bitirmek önemlidir. Ligi de her maçı da kazanmak istiyoruz. Havaya girmeden, ayaklarımızı yerden kesmeden oynamaya devam etmeliyiz. Biz bana göre her maçı tek tek düşünmeliyiz.
Mancini ile Galatasaray’da da çalışmıştın. Burada da beraber çalışıyorsunuz? Nasıl bir oyuncu-hoca ilişkiniz var kendisiyle?
Mancini, benim için bir antrenörden öte baba gibi nasıl ki, Türkiye’de Fatih Terim öyleyse… Onlar farklı antrenörler. Onların her birinin kendi izlediği yöntemleri var. Türkiye’nin en büyüklerinden biri olan Terim ile çalıştım, ona teşekkür ediyorum. Şimdi de İtalya’nın büyük hocalarından Mancini ile çalışıyorum.
Bir futbolcu olarak sahada kendini çok veriyorsun. Ve gücünü ortaya koymayı seviyorsun ama bunun sonucunda da hem Türkiye’de hem de İtalya’da da kart görmeye devam ediyorsun. Bu sert tarz nereden kaynaklanıyor?
Bu tarzımın, kazanma hırsından kaynaklandığını düşünüyorum. Biz Türkiye’de 9-10 zafer kazandık. Bazı Brezilyalı futbolcular faul yapmadan pek çok zafer kazandı, ben ise senin de dediğin gibi çok faul yaptım ama onlardan daha fazla kupa kazandım. Tabi bu arada hiç Fair-Play dışı bir hareket yapmadım. Fenerbahçelilerin ve Beşiktaşlıların da takımlarında benim gibi hırslı oyuncu görmek istediklerine inanıyorum, çünkü biz bu şekilde çok kazandık. Bu normaldir. Herkesin bir kalitesi ve oynama şekli var. Bu da benim tarzım.
Bir gün Türkiye’ye dönmek istersen, bu oyuncu olarak mı, yönetici pozisyonunda mı olur yoksa sadece turist olarak mı gelirsin?
Turist olarak geleceğim burası kesin. Oyuncu olarak dönmem zor gibi. Oyuncu olarak Galatasaray dışında bir takımda oynamayı düşünmüyorum. Yönetici, antrenör olarak Türkiye’ye bir gün dönmek olur mu bakalım. Benim geleceğimde bir gün bunlarda olabilir. Neden olmasın.
Galatasaray taraftarına bir mesajın var mı?
Hayır, bir mesajım yok sadece onlara çok teşekkür ediyorum. Büyüleyici, zafer dolu yıllar geçirdik. Çok şeyler kazandık birlikte. Önemli başarılar elde ettik. Geldiğimde kimse Galatasaray hakkında konuşmazken, biz şampiyonluklar zaferler kazandık. Bir tarih yazdık. Türkiye liginde 4 yıldızlı ilk ve tek takım Galatasaray. Biz ezeli rakibimizin evinde de şampiyonluk kazandık. Herkese teşekkür ediyorum. Her şey gerçekten çok güzeldi.
Sen bir sporcusun, spor adamısın Fenerbahçeliler seni sert olmakla eleştiriyor. Bunun için neler söylemek istersin?
Fenerbahçe taraftarları, her şeyden önce kendilerine baksın. Kendi takımlarında benim bugüne kadar hiç yapmadığım hareketi yapan, ırkçılık yapan oyuncuları var. Bu çok kötü bir şey. Ben böyle bir şeyi hiç yapmadım. Ben ne yaptıysam saygımı kaybetmeden kendi takımım için yaptım. Onlar çok konuşuyor çünkü hiçbir şey kazanmadılar, Galatasaray her şeyi kazandı. Ben, Fenerbahçe taraftarlarına, Beşiktaş, Trabzonspor, Galatasaray taraftarlarına çok saygı duyuyorum, inanılmazlar. Kendi takımlarında ırkçı bir oyuncu varken, başka şey konuşmaya gerek yok.
Fatih Terim yönetimindeki Türkiye, uzun yıllardan sonra Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne gitmeye hak kazandı? Sen de Fatih Hoca ile çalıştın. Fatih Hoca için neler söylemek istersin?
Türkiye’deki maçları izlemem şu an için çok zor. Telefondaki özel uygulama ile sonuçları takip ediyorum. Derbinin ikinci yarısını izleyebildim. Oldukça iyiydi.
Terim ile olağanüstü bir ilişkimiz vardı. Bu böyle de kalacak. Hollanda maçı öncesinde kendisiyle konuştum. Tanrı’ya şükrediyorum çünkü çok önemli insanlarla çalıştım. Şükrü, Abdürrahim (Albayrak), Cenk gibi isimlerle çalıştım. Bu önemli insanlar. Bunlar sayesinde Galatasaray, hedeflere ulaştı. Türkiye’nin Avrupa Şampiyonası’na gidiyor olması, hedeflerine ulaşması beni çok mutlu etti. Gördüğüm kadarıyla Selçuk golü attı. Bu daha da çok hoşuma gitti. (trt spor)