Lale Cup’ta teklerde şampiyonluğa ulaşan, TEB BNP Paribas İstanbul Cup’ta ise eleme turunda son maçına çıkmaya hazırlanan milli tenisçi Başak Eraydın, “WTA’de önce ilk 100, ardından ilk 50 hedefim var. WTA turnuvası kazanmak istiyorum ve grand slam şampiyonluğu hayali kuruyorum” dedi ve ekledi: “Çok iyi bir hazırlık dönemi geçirdim. Daha nice zaferlere imza atacağım.”
Lale Cup’ta teklerde şampiyon olan milli tenisçi Başak Eraydın, TEB BNP Paribas İstanbul Cup’ta ana tablo öncesi eleme turunda dünya 167 numarası Tereza Smitkova’yı geçerek final turunda dünya 160 numarası Alla Kudryavtseva ile eşleşti. Smitkova önünde final setinde 1-5’ten gelerek müthiş bir geri dönüşe imza atan Başak, Karar gazetesine çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Her turnuvaya kazanmak için katıldığının altını çizen Başak Eraydın, geçen yıl İstanbul Cup’ta hem teklerde hem çiftlerde kazanılan şampiyonluklar gibi bu sene de çifte zafer yaşatmak istediklerini ve turnuvayı zirvede tamamlama hedefi olduğunu söyledi.
-Başak Eraydın kimdir? Bunu senden dinlersek…
2.5 yaşında babamın desteğiyle tenise başladım ve 14 yaşıma kadar tenis antrenmanlarıma onunla birlikte devam ettim. Şu an herhangi bir antrenörüm ve kulübüm olmadan çalışmalarımı sürdürüyorum.
-Neden herhangi bir kulübe bağlı değilsin ve antrenörün yok?
Teklif gelirse buna açığım. Ancak benim böyle bir arayışım yok. Tabii ki bir antrenörün olmadan çalışmak zor. Her zaman ikinci bir bakış açısının olması daha iyidir. Ama şu anda tek başıma yoluma devam ediyorum.
-Teklerde 243, çiftlerde 240. sıradasın dünyada. Daha önce teklerde 230, çiftlerde 151. sıraya kadar yükselmiştin…
Asıl hedefim teklerde daha fazla yükselmek. Bu sene herhangi bir grand slam elemelerine katılmak istiyorum. En kötü Amerika Açık’a yetişmeyi hedefliyorum sıralama anlamında.
-Junior’larda Amerika Açık’ta oynamıştın…
İki defa Amerika Açık’ta oynadım. 2010 yılında Avrupa Gençler Şampiyonası’nda finalist olarak Türk tenisinde bir ilke imza atmıştım. Performansını korta ne kadar iyi yansıtırsan iyi sonuçların da bununla birlikte geleceğini düşünüyorum. Sıralamaya takılmak çok da doğru değil. Ona odaklandığınız zaman yapacağınız işe yüzde yüzünüzü veremiyorsunuz.
İstanbul Cup elemelerinde son maçına çıkıyorsun bugün ana tablo için… Geçen sene hem teklerde hem çiftlerde şampiyon olmuştuk. Lale Cup’ta ise sen teklerde kazandın, İpek Soylu da çiftlerde. Çifte zafer yaşadık…
Lale Cup’ta yaşadığım şampiyonluk sonrası sıralamada 92 basamak birden yükseldim. Her katıldığım turnuvaya kazanmak için çıkıyorum umarım bu sene de ülkemizde oynanan turnuvada bizi sevenlere çifte zafer yaşatmayı başarırız.
-Şampiyonluk maçın…
Kariyerimde aldığım en iyi dereceye imza attım. Benim için Lale Cup’ı kazanmak, üstelik de kendi ülkemde bunu yaşamak çok değerli. İnsanların sosyal medyadan ve maçlarıma gelerek desteklemelerinin anlamı çok büyük.
-Finalde zorlandın mı?
Açıkçası final maçına mental anlamda çok hazır çıktım. Bir önceki turlarda çok daha fazla heyecanlıydım. Final benim için en kolayıydı diyebilirim. Sonrasında da çok güzel şeyler yaşadım.
-Kariyerinde duraklama dönemine girdiğin konuşuluyor…
2016’nın yaz aylarında yani turnuvaların en fazla olduğu dönemde bir sakatlık geçirdim. Düşüşüm oradan itibaren başladı. Sol el dirseğimde bir kırık oluştu antrenman yaparken. Kendime olan özgüvenimle ilgili çok zorlandım. Maçlara çıkarken iki kere düşünüyordum. Aldığım sonuçlar da beni etkiledi. Geçen sene iyi geçmedi diyebilirim benim açımdan. Düşüşüme bir bahane olarak söylemek istemiyorum ama bu tarz durumlar sporcuların hayatında olabiliyor. Çıkışım da bu sene olacak. Gerçekten çok iyi bir hazırlık dönemi geçirdim. Oynadığım turnuvalarda arka arkaya kazanmamla kaybettiğim özgüvenimi de tekrar kazandım. İstanbul Cup şampiyonluğu ile bunun devamının geldiğini düşünüyorum. Tüm bunları antrenörsüz ve bir kulübe bağlı olmadan başardım. 2017 benim yılım olacak.
-Sana gelen eleştirileri nasıl karşılıyorsun?
Hepsi benim için çok değerli. Olumlusu da olumsuzu da düşünmemi sağlıyor. Olumsuz mesajlar beni etkilemiyor. Okuyup, geçiyorum. O insanların benim nasıl kazanıp kaybettiğimle ilgili fikri olmadığı için önemsemiyorum. Olumlu mesajlar da motive ediyor. Maçlarıma bahis oynayıp hakaret ederek eleştiriyorlar ama bunları çok dikkate almıyorum.
-En büyük hayalin?
WTA’de önce ilk 100’e sonrasında ilk 50’e girmek… WTA turnuvası kazanmak ve grand slam şampiyonluğu yaşamak istiyorum.
-GENÇLERE TAVSİYELERİN…
Hedeflerini her zaman en üste koymalarını ve hayallerinden hiçbir zaman vazgeçmemelerini tavsiye ediyorum. Pes ediyorlar, çünkü yeterince inanmıyorlar. Eğitim sistemimizden dolayı okul faktörü devreye giriyor ve teniste gelecek olup olmadığını ciddi şekilde sorguluyorlar. Tenis kariyerini risk olarak düşünebiliriz ama denemeden sonucunu bilemeyiz. (karar gazetesi – hakan akar)