Altay’ı 18 yıl aradan sonra Süper Lig’e çıkaran Mustafa Denizli nasıl bir insan? Dünyaya nasıl bakıyor? Kronikkitap.com’da yayınlanan bir röportajından…

“Yaşamak cesurların hakkıdır…”

Umut…

Bekliyorsun, olacak diye bekliyorsun. Hayat, umutların beklentileriyle geçiyor. Kafanda kurduğun, kurguladığın… Çizdiğin bir yol haritan var; bu yolda karşılaştığın, beklemediğin zorluklar oluyor, istemediğin sonuçlar ortaya çıkıyor. Örneğin “Bugün beş tane balık yakalarım” dediğin gün, sıfır balıkla döndüğün zaman o umutsuzluğu ertesi güne umut olarak taşıyorsun. Bunu burada telafi ederim diye.

Yatılı mı gittiniz liseye?

Hayır, yatılı gidecek kadar zengin değildik. Orada da kendi paramı kendim kazanmam gerekiyordu. Çeşme sokaklarında oynadığım futbolun bana dönüşü öyle başladı.

“Bekliyorsun, olacak diye bekliyorsun. Hayat, umutların beklentileriyle geçiyor. Kafanda kurduğun, kurguladığın…”

Peki, Altay’da size bir oda verdiler, sonra…

Verdiler. Genç takımda oynuyoruz. Ben tabii, otobüste giderken şöyle kafamı cama dayadım, hayaller kurdum. Dedim ki kendi kendime, “Altay’da genç takıma gidiyorum ama esasında A takımda rahatlıkla oynarım.” 8-10 ay geçti. Genç takımda da bazen oynuyorum, bazen oynamıyorum. Yıl sonu geldi, sezon kapandı. Beni çağırdılar kulübe, “Biz seninle devam etmeyeceğiz, senden bizim düşündüğümüz manada bir futbolcu olmayacak” dediler.

Ne yaptınız Altay’da ilk kazandığınız parayı?

Ne yaptım… Bu parayı hemen babama götürdüm. (Gözyaşlarıyla anlatıyor.)

Cebimde başka para yoktu, o banknotları bozdurmak istemedim. Borç aldım otobüse binmek için. Kendi elimde ilk defa görüyorum o paraları. Bir elim cebimde gidiyorum zaten. Ne olur ne olmaz. Gittim Çeşme’ye, “Baba ben para kazandım” dedim. “Öyle mi oğlum” dedi… (İkimiz de ağlıyoruz.)

Galiba sizdeki mesele bir yerden alıp bir yere getirme hedefi…

Evet, mesele bu kadar basit. Bazen sorarlar, “Hocam 24 saatinizi nasıl geçiriyorsunuz?” Bazı arkadaşlarımız var, “24 saatim futbolla geçiyor” der. Ya geçmez… 24 saatin futbolla geçerse, dünyan futbol topu kadardır. Bunun sineması var, tiyatrosu var, okuması var, gezmesi var. 24 saatin futbolla geçerse, ot geldin ot gidiyorsun demektir. Bizim geçmiyor çok şükür

“Ben mesela, 15 defa kahraman olduysam en az 10 kere de hain olmuşumdur!”