Recep Göngör Fenerbahçe’yi ve Kadıköy’de tribün tepkilerini yazdı:
Yönetim istifa etse ne olur?
Fenerbahçeli taraftarlar Kadıköy’de takımlarını terk etmişlerdi. Her maç full olan stat, boşluklarla göze batıyordu. Son bir gayret tribünlere gelebilen seyirciler, kalpleri ile beyinleri arasında çelişiyor, arada sırada yönetim istifa diye bağırıyordu. Taraftarlar bir başarasızlık durumunda yönetim istifa diye bağırmayıp ne yapacak? Oysa bir taraftar grubunun elindeki tek güç budur. Oyuncular sahada futbollarını oynarken bu tepkiler arasında acaba mı diye düşünenlerin akılları da Karagümrük-Galatasaray maçındaydı. Oradan her gol sesi geldiğinde, Fenerbahçeli taraftarlar bir an umutlanıyor, ardından gelen Galatatasaray golleriyle kendi gerçekleri ile yüzleşiyordu. Sonuç olarak Kayseri’yi rahat bir şekilde 3-0 ile geçmesi ise sadece bir istatistik olarak kaldı.
Ali Koç’un 6. senesi de hüsranla sonuçlanmak üzere. Galatasaray’ın oynadığı, Karagümrük maçı, Fenerbahçe için son virajdı. Ligin bitmesine 2 hafta kala arada 6 puan fark var. Önümüzdeki hafta sonu, Galatasaray’ın sahasında oynanacak derbi bir sadece prestij olarak kaldı. Artık ortada, derbiyi kazanarak şampiyonluğunu perçinlemek isteyen bir Galatasaray, kazanıp en azından bir nebze umudunu son haftaya bırakmak isteyen bir Fenerbahçe var.
Peki yönetimin istifa diye bağıran taraftarlara bir soru? İstifa çözüm olacak mı? Ali Koç ve yönetimi tekrar aday olduğunu açıkladı. Sadettin Saran çekildi. Şimdiki durumda Ali Koç dışında bir adayın seçime girmesi ve kazanması mümkün gözükmüyor. Yani kısacası taraftarlar ne kadar yönetim istifa diye bağırırsa bağırsın Ali Koç 3 yıl daha bu takım başkanlığını yapacak.
Koç başkanlığı döneminde geçen 6 yılda belki de en çok şampiyonluğu hakettiği yıl bu yıldı. Başkan olduğundan beri en iyi ve en doğru kadroyu kurdu. Takımının tüm lig boyunca bir-kaç maç hariç, kötü oynadığı maç yok. Sadece tek maç kaybetti ve 6 beraberlik gibi iyi bir istatistik ile şampiyonluğu kaçırdı. Asıl burada sorgulanması gereken Fenerbahçe’nin neler yaptığı değil, rakiplerinin nasıl bu başarıyı geçerek, daha başarılı olduğudur. Yani işin özeti Fenerbahçe’nin şampiyon olabilmek için topladığı puanların yanında karşısında daha yüksek istatistik çıkartmış bir takım var (1 yenilgi, 3 beraberlik). Sadece senin kazanman yetmiyor, önünde-sonunda puan kaybediyorsun. Rakibin kaybetmezse de şampiyon olamıyorsun.
Sonuç olarak bu sene, Crespo gitmeseydi, sezon başında 6 numara alınsaydı. Devre arasında Kuruniç gelmese, Henrique gönderilmeseydi, İsmail Kartal yerine daha tecrübeli bir teknik adan transfer edilebilirdi, şeklinde yorumlar yapılabilir… Bunların hepsi belki haklı eleştirler, ama ne olacaktı? Yine beraberlikle biten sonuçlar görecektik. Toplayıp toplayabileceği puanlar bu kadar olacaktı.
Hep anlatmaya çalıştığım gibi sonucu belirleyen asıl ŞİFRE, Fenerbahçe’nin kazanıp kaybetmesi değil, yarıştığı rakibinin Süper lig’de maç kaybetmemesi…