Trabzon basınının önemli kalemlerinden Adnan Sıngur, darbe girişimi sonrası yeniden gündeme gelen şike sürecini kaleme aldı:
“Hain darbe teşebbüsü şikeyi de örtebilir mi?”
Türkiye karanlık günlerden geçiyor…
Ordu içinde bir cuntanın yaptıkları sonucu ülkemizin kaosa sürükleme çabasından bakıyorum da Fenerbahçe cenahından nemalanma yarışına girenler var.
Bu ülkede kim olursa olsun halkın seçtiklerine karşı darbe yapan, yapmayı planlayan, ya da eyleme geçen her oluşuma temelden karşı çıkmamak demokrasiye inanmamaktır.
Demokrasiye inanıyorum ve halkın kendi sorunlarını tümüyle çözebilme yeteneğine sahip olması gerektiğini düşünüyorum.
Tarihin hiçbir döneminde kendi sorunlarının farkına varamayan, bunun için de o sorunları çözme yeteneğinden yoksun diye bir halkı hep birilerinin kurtarma çabasını asla samimi bulmadım, bulmayacağım da…
İnandığım gerçek tek çözüm merciinin halk olduğudur.
Buradan hareketle ülkemizi kana bulayan son darbe teşebbüsüyle birlikte ortaya çıkan Fenerbahçe uyanıklığına sözü getirmek istiyorum.
KOMİK OLUYORSUNUZ ŞEKİP MOSTUROĞLU KOMİK!…
Sarı-Lacivertli kulübün Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, darbe girişimi nedeniyle yaptığı açıklamada, 3 Temmuz şike sürecinin aslında Cemaat’in bir operasyonu olduğunu ve bu illegal yapının sadece Fenerbahçe’yi ele geçiremediğini, bunun için de kendilerine komplo kurduğunu dile getirdi.
Fenerbahçe’nin sosyal medyadaki uzantısı 12.NumaraOrg da, yine Trabzonspor’a zeytin dalı uzatmaya hazır olduklarını ama 3 Temmuz sürecinin unutulması gerektiğinin altını çizmiş….
Bu nasıl bir uyanıklıktır, bu ne biçim bir fırsatçılıktır anlamak gerçekten olanaksız.
Ülke bir kaosun içine girmiş, kan gölüne dönmüş¸ yüzlerce insanımızın bedeni toprağa düşmüş, binlercesi yaralanmış, hala daha ufukta umutlu bir yaşama sahip olacağımıza dair bir belirti gözükmüyor, Fenerbahçeli yöneticiler buradan prim yapmanın peşinde düşmüş, suçlarını örtme telaşı içinde hareket ediyorlar… İnanılır gibi değil.
Biz de biliyoruz, Fethullah Gülen Cemaati’nin, devletin her kademesine sızan mensuplarının, farklı bir mekanizmadan emir alarak, yüzbinlerce insana hayatı dar ettiklerini, kumpas kurduklarını, dinlediklerini, sahte veriler üreterek, sözde deliller yaratarak bir çok kişinin dünyasını kararttıklarını…
UNUTMAYIN Kİ TRABZONSPOR’A DA CEMAAT HİÇ HAKİM OLAMADI
Sayın Mosturoğlu şunu bilsin ki, Trabzonspor Kulübü de tarihi boyunca Fethullah Gülen Grubu’nun hiç etkisi altına girmedi.
Bu kulübün hiçbir başkanı, böyle bir örgütlenmenin mensubu, ya da sempatizanı olmadı!…
Son on yıldaki başkanlara bakıldığında bile iktidara çok yakın isimleri görürüz ama Fethullah Gülen’e yakın durmadıkları da biliriz. Bu nedenle, “Sadece Fenerbahçe’yi ele geçiremeyen örgüt” diyerek yalancı pehlivanlığa soyunmanın, algı operasyonuyla kamuoyunu aldatmanın komediden öte bir anlam taşımadığını biz biliyoruz.
Bilmeyenler de öğrensin!
Gelelim şike sürecine ve yaşananlara…
Aynı örgüt 3 Temmuz süreci içinde de sadece Fenerbahçe Başkanı ve yöneticilerini değil, başta Trabzonspor’u yönetenler olmak üzere herkesi dinledi.
Bunların bir kısmı hakim kararıyla ve yasal, büyük bir kısmı da yasal olmayan şekilde yapıldı. Ancak yapılan dinlemeler sonunda şike yaptığı, teşvik verdiği, hakemleri korkuttuğu, TFF yöneticilerine tehditler savurduğu, medyayı manipüle ettiği ortaya çıkan tek kulüp Fenerbahçe’ydi…
Bunun yanında şike ve teşvik işine bulaşan kulüplerin de Beşiktaş, Mersin İdmanyurdu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Sivasspor, Eskişehirspor olduğu bu dinlemelerden ortaya çıktı.
ŞİKE YAPTIĞINIZI, TEŞVİK VERDİĞİNİZİ İNKAR EDEBİLDİNİZ Mİ?
Evet Trabzonspor da dinlendi. Tüm konuşmalar tapelerde mevcut. Teknik takipler de yapıldı. Ama hiçbirinde şike yapma veya teşvik verme gibi herhangi bir bulguya rastlanmadı.
O tapeler sizin de elinizdeydi ve Bordo-Mavili Kulübü suçlayabileceğiniz herhangi somut bir konuşmaya rastlamadınız değil mi?
Doğrudur, Cemaaat her yeri ele geçirmek istemiş ve Fenerbahçe Kulübü de bunlardan biri olabilir. Böyle bir plana asla ‘doğru yaklaşım’ diyemeyiz. Ancak hiçbiriniz yaptığınız konuşmaları, şike sohbetlerini, teşvik primi verme çabalarını inkar edebildiniz mi?
Türkiye’de Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PDFK), Tahkim Kurulu, Etik Kurulu tarafından, “Şike ve teşvik var ama kişilerle kurumlar ayrılsın” raporu vermedi mi?
UEFA Disiplin Kurulu, Tahkim Kurulu ve CAS (Uluslararası Spor Mahkemesi) sizi suçlu bulmadı mı?
Buldu değil mi?
…Ve bunun üzerine Avrupa’dan 2 yıl men cezası almadınız mı?
Şekip Mosturoğlu, Türkiye’de Cemaatin illegal faaliyetlerinin somut olarak, maddi temellere dayanarak ortaya çıkmasıyla kendinizi masumlaştırma çabası içine girmeniz komik kaçıyor inanın!
Türkiye ve uluslararası alandaki tüm sportif mahkemeler ve kurumlar tarafından suçlu bulundunuz .Bu suçluluğunuz da maddi deliller ve tapelerle birlikte ortaya çıktı, cezalandırıldı. Şimdi neyin peşindesiniz? Kimi kandırıyorsunuz?
ÖNCE ÖZÜR DİLEMENİZ, SONRA KUPAYI İADE ETMENİZ GEREKMİYOR MU?
Gelin hep birlikte devlet içinde meydana getirilen ve getirilmeye çalışılan illegal yapılara karşı tüm yurttaşlar olarak birlikte mücadele edelim. Ama önce, “Evet biz şike yaptık, teşvik verdik. Sporun içinde asla olmaması gereken tüm suçları işledik. Bu nedenle hak etmediğimiz, müzemizdeki 2010-2011 şampiyonluk kupasını iade ediyoruz” demeniz, sonra da “Trabzonspor dahil, tüm spor kulüpleriyle ve halkla birlikte devlet içinde darbeci illegal yapılara karşı birlikte mücadele etmek istiyoruz” diyerek sözünüzü bitirmenizi bekliyoruz.
Böyle bir erdemlilik gösterdiğinizde omuz omuza olacağımızdan şüpheniz olmasın. Var mısınız böyle bir tavır koymaya?
Yoksa her koşulda, kendi kulübünüz ve şahsınızın çıkarları ülkenin ve temiz futbolun çıkarlarından daha önemli olduğunu göstermeyi sürdürecek misiniz?
Yanıtınızı bekliyorum…
Ne dersiniz?
Fenerbahçe’nin sosyal medyadaki uzantısı 12Numara Org’a da, “3 Temmuz sürecini unutun, gelin barışalım” şeklinde akılsızca bir çağırıda bulunacağınıza önce, her vesileyle şampiyonluğunu elinden aldığınız Trabzonspor’dan özür dilemenizi, ardından da kendi yönetiminize, “Devletin içinde gizli yapılanmalara karşı duracağınız gibi, futbolun içindeki çetelerle de mücadele etmeye söz vermenizi istiyoruz” demenizi bekliyoruz.
..Ve tabii ki müzenizdeki kupanın da derhal iade edilmesiyle birlikte temiz bir futbol sayfası açılması için Trabzonspor taraftarına zeytin dalı uzattığınızı görmek istiyoruz.
Var mısınız?
Yoksa sizin çıkarlarınız söz konusu olduğunda amaca giden her yol meşru mudur?
Son sözünüzü söylemenizi bekliyorum?
ADNAN SUNGUR- trabzonajans.com
