2022 Dünya Kupası’nı normal süresi 2-2, uzatmaları 3-3 biten maçta Fransa’yı penaltılarla yenen Arjantin kazandı. Bülent Tuncay maçı Karar için kaleme aldı:
Uzaylı ile yeni uzaylı
Geçen sene oynanan Euro 2020’de değişen futbol gerçeği ile yüzleştik. Sistemin, fiziğin ön plana çıktığı bir şampiyonaydı ve Şenol Güneş’in itiraf ettiği gibi Türkiye bu değişimi kaçırmıştı. Ancak 2022 Dünya Kupası’nda bambaşka bir futbol gerçeği karşımıza çıktı, daha doğrusu çoook eski bir futbol gerçeği; yıldıza dayalı takımlar.
Messi Arjantin’i, Ronaldo Portekiz’i, Lewandowski Polonya’yı, Neymar Brezilya’yı, Modriç Hırvatistan’ı, Mbappe Fransa’yı nereye kadar götürebilecekti? Soru buydu Katar’da. Ronaldo sezonu kulübede geçirmenin, maç eksiğinin faturasını ödedi, riske girip onu oynatmayan Santos da bunun bedelini. Onun dışında yıldızlar takımlarını, takımların kapasiteleri kadar taşıdı.
Son şampiyon Fransa; Mbappe, Griezmann, Giroud ile sistem- yıldız karması bir takımdır. Arjantin ise Messi demekti.
Messi ve Mbappe, finale 5’er golle gelmişti. Asistlerde Messi’nin 3-2 üstünlüğü vardı. Final başladığında son Dünya Kupası’na çıkan tecrübeli yıldızın farkını izledik. Turnuvadaki 5. penaltısında 4. golünü atan Messi’nin vuruşu Arjantin baskısı karşısında şaşkına dönen Fransa’nın özgüvenine ağır bir darbeydi. Arjantin’in finalin ilk yarısında mutlak hakim kıran isim Messi’nin yanı sıra Di Maria’ydı. Scaloni’nin finale sakladığı Di Maria öylesine etkiliydi ki Fransa sağ kanadı felç olmuştu. Messi’nin kaptığı topla başlayan mükemmel atakta o usta işi gol vuruşunu da Di Maria’dan başkası kolay kolay atamazdı. Deschamps, ilk yarıda gol pozisyonu üretmeyi bırakın, olgun atak bile geliştiremeyen takıma 40. dakikada müdahale etti, 2 değişiklik yaptı ancak teşhisi ve tedavi yöntemi tartışmalıydı. Fransa orta sahasının beyni Griezmann’a adım attırmayan ve Di Maria ile Arjantin sol kanadını uçuran Scaloni, atları, filleri ve veziri Messi ile çoktan şah çekmişti.
Turnuvayı ilk günden beri en çok isteyen ülke olan Arjantin, Katar’da en iyi yaptığı şeyi ikinci yarıda devreye soktu; öne geçtiği maçı kilitledi. Son şampiyon Fransa, yardımlaşması üst düzey olan enerjik Arjantin savunmasını aşmakta çok zorlandı. Ancak iki kritik nokta vardı. Birincisi Güney Amerikalılar yüksek tempoda oynadıkları için yorulmuştu, Di Maria’nın oyundan çıkması ile de Fransa 70. dakikadan sonra maçı dengeledi ve hakimiyeti yavaş yavaş ele geçirdi. Deschamps’ın oyuna sürdüğü süratli oyuncular Arjantin savunmasını zorluyordu. İkincisi de Mbappe faktörüydü. 2018 Dünya Kupası’nı Fransa’ya getiren bu genç yıldız, 2 dakikada biri penaltıdan 2 gol atarak son demlerini yaşayan Messi’ye nazire yapıyor, “Sen mi büyüksün ben mi?” diyerek meydan okuyordu.
Messi ile Mbappe’nin, batmakta olan futbol güneşi ile yükselmekte olan yeni futbol güneşinin devir teslim törenini izliyorduk sanki. Messi başlamıştı, Mbappe bitirmek üzereydi. 14 Arjantin golünün 9’unda (6 gol, 3 asist) direkt katkısı vardı Messi’nin. Mbappe de 15 gole 9 (7 gol, 2 asist) katkı yapmıştı. Ancak bitmemişti, uzatmalarda yıldızların söyleyecek sözleri daha vardı. Lionel Messi kupadaki 7. golüyle, nefesleri kesen, tarihe geçen finalde kupanın kulbuna yapıştı fakat genç Mbappe de dişliydi, 8. golünü penaltıdan atarak skoru 3-3 getirdi. Tarihin en iyi finali, uzatmada da aynı tempoyla geçmiş, maç bir o tarafa, bir bu tarafa gelmiş, sonuçta son sözü penaltılar söylemişti.
Bu dünya kupasında, Pele ve Maradona’dan sonra, bir futbolcunun kupayı bir ülkeye getirmesine tanıklık ettik. Penaltılar sonucu kupayı kim alırsa alsın kupa, “uzaylı” Messi’ye ya da yeni uzaylı Mbappe’ye yazılacaktı. Kader Messi’ye en çok istediği kupayı hediye etti. Messi, milli takımda yıllardır gölgesinde kaldığı Maradona’nın tentesinin altından çıktı.